Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/2154
Karar No: 2010/3872
Karar Tarihi: 26.04.2010

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/2154 Esas 2010/3872 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2010/2154 E.  ,  2010/3872 K.

    "İçtihat Metni"


    Davacı ... ile davalı ... A.Ş. arasındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 29/01/2009 gün ve 2006/464-2009/18 sayılı hüküm dairenin 05.10.2009 gün ve 2009/3576-5997 sayılı kararı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:


    -K A R A R-


    Davacı vekili, davalıya Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı aracın davacıya çarparak yaraladığını ileri sürerek, şimdilik 6.000 TL"nin temerrüt tarihi olan 26.9.2004 den itibaren işleyecek reeskont faiziyle tahsilini talep etmiştir.Davacı vekili birleşen dava ile de, bakiye 24.000TL tazminatın kaza tarihi olan 5.10.2003 den itibaren işleyecek reeskont faiziyle davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, sorumluluklarının poliçe limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davacının sakatlık durumunun tıbbi raporla tespit edilmesi gerektiğini, belirtilen tarihte temerrüde düşürülmediklerini savunmuştur.
    Mahkemece, dosya kapsamına göre davaların ayrı ayrı kabulü ile 30.000TL tazminatın davalıdan tahsiline, tazminatın 6.000TL"sine 22.11.2006 olan asıl dava tarihinden, 24.000TL"sine 15.08.2008 olan birleştirilen dava tarihinden yasal faiz işletilmesine karar verilmiş; hükmün davacı vekilince temyizi üzerine,
    Dairenin 05.10.2009 gün ve 2009/3576-5997 sayılı ilamı ile “Dava, trafik kazasından kaynaklanan işgöremezlik tazminatı istemine ilişkindir.Davalı HDİ Sigorta A.Ş., yaralanmaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. 2918 sayılı KTK"nun 99/1.maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının B-2 maddesi uyarınca, sigortacı, zararın ihbarı ve gerekli belgelerin kendisine bildirildiği tarihten itibaren 8 işgünü içinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının poliçe limiti dahilinde tazminatı ödemekle hükümlü olup bu sürenin sonunda ödeme yapmadığı takdirde temerrüt gerçekleşmiş olur. Somut
    olayda, davacının davadan önce davalı sigortaya KTK"nun 99.maddesinde belirtilen bütün belgeleri de sunarak başvuruda bulunduğu, davalı sigortanın bu başvuruyu 26.09.2004 tarihli yazı ile geri çevirdiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda davalı ... şirketinin dava tarihinden önce, 26.09.2004 tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü ile asıl davada talep edilen 6,000TL yönünden 26.09.2004 tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesine gerekirken, dava tarihinden itibaren faize karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.” gerekçesi ile kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiş ve davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Ancak, trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte ZMSS"nı yapan sigortacı bakımından temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir. Zira, sigortacının tazminat giderim yükümlülüğünü düzenleyen KTK.nun 98/1 nci maddesi hükmü uyarınca sigortacı maddede belirtilen belgelerin iletildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonrasında temerrüde düşer. Davadan önce böyle bir başvurunun bulunmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşmüş sayılır. Dava konusu olayda davacının davadan önce sigorta şirketine başvurduğu, davalı sigortanın bu başvuruyu 26.09.2004 tarihli yazı ile geri çevirdiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, mahkemece birleşen dava yönünden de davalının 26.9.2004 tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilerek, 24.000 TL için de bu (26.9.2004) tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmek gerekirken, sadece ilk dava müddeabihi olan 6.000 TL için temerrüt tarihinin düzeltildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteği yerinde görülerek Dairenin 05.10.2009 gün ve ... Esas, 2009/5997 Karar sayılı ilamının ortadan kaldı-
    rılmasına, dosyanın esastan incelenmesi sonucunda , asıl ve birleşen davaların kabulü ile toplam 30.000 TL için 26.09.2004 tarihinden itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tazminatın 6.000TL"sine 22.11.2006 olan asıl dava tarihinden, 24.000TL"sine 15.08.2008 olan birleştirilen dava tarihinden yasal faiz işletilmesine karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile hüküm fıkrasının l.bendindeki" (belirtilen miktarın 6.000 TL kısmına 22.11.2006 tarihinden, 24.000 TL kısmına ise 15.08.2008 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 1.maddesi gereğince yasal faiz işletilmesi kaydı ile )” tümcesinin hükümden çıkartılarak yerine "26.09.2004 olan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte " ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz ve karar düzeltme harçlarının istek halinde davacıya geri verilmesine 26.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi