12. Ceza Dairesi 2020/3342 E. , 2021/1167 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suçlar : Taksirle öldürme, resmi belgede sahtecilik
Hüküm : 1-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve taksirle öldürme suçlarından beraat,
2-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan beraat
Taksirle öldürme suçundan sanık ...’ın, resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar ... ve ...’ın beraatine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Olay tarihi itibariyle motosiklet kullanma ehliyeti bulunmayan ...’ün gece vakti saat 23.50 sıralarında 1.29 promil alkollü olduğu halde sevk ve idaresindeki motosiklet ile, meskun mahal dışında, orta refüjle bölünmüş, çift şeritli ve aydınlatması bulunmayan Devlet yolunda seyirle geldiği olay mahallinde, yol çalışması sebebiyle yolun kapatılarak karşı şeride yönlendirildiği bölümde, yol üzerinde bulunan dubalara sürterek hakimiyetini kaybedip orta refüj başında bulunan yön levhasına çarpması sonucu ölmesi şeklinde gerçekleşen olaya ilişkin kaza tespit tutanağında, yoldan kaynaklanan herhangi bir sorun bulunmadığı ve yol bölümünde uyarıcı işaretleme bulunduğu belirtilerek tutanak ekindeki krokide, 5 tanesi solda 10 tanesi sağda olmak üzere toplam 15 adet duba, sağda 2 adet engel levhası ile 2 adet sola yön levhası bulunduğunun gösterildiği; ertesi gün sabah 08.00 sıralarında kolluk görevlileri tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen olay yeri inceleme tutanağında; olay yerinde yaklaşık 70 metrelik bir alan üzerine trafik işaret ve ikaz levhaları konulduğu, işaret ve ikaz levhalarının konulduğu bölümdeki ilk levhanın ışıklı işaret levhası olduğu ve levha üzerindeki lambaların faal olmadığı, devamındaki işaret levhalarının sola dönüş levhaları ile dubalar olduğu, tam yolun bölündüğü noktadaki sola dönüş levhasının devrilmiş vaziyette olduğu, bu levha ile dönüş noktası arasında 6 metrelik yol üzerinde sürtünme izleri ile motosiklete ait kırılmış parçalar olduğu, yine bu alanda dönüşün verildiği noktada bir adet ışıklı faal trafik işaret levhası olduğunun görüldüğü belirtilerek tutanak ekindeki krokide, belirtilen bu levhaların başında ve sonunda birer adet 50km hız tahdit levhasının gösterildiği;
Olay mahalli yolun 17 kilometrelik bölümünün bitümlü sıcak karışım asfalt kaplama yapılması işinin 06.05.2009 tarihli sözleşme ile Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü tarafından yüklenici Günfalt İnşaat Limited Şirketine verildiği, inşaat mühendisi olan sanık ...’ın yüklenici şirketin mesul müdürü ve şantiye şefi olduğu, Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü’nün sorumluluk alanındaki bölünmüş yol yapım işlerinin kontrollük, danışmanlık ve mühendislik işlerini UBM Uluslararası Birleşmiş Müşavirler AŞ. ye verdiği, sanık ...’ın da danışmanlık şirketi tarafından olay mahallinde görevlendirilen inşaat ve trafik mühendisi olduğu ve sanığın kendi beyanına göre resmi olarak 07.07.2010 tarihinde işe başladığı,
Yüklenici şirket ile idare arasında yapılan sözleşmede; trafiğe kapalı ve açık olan yollarda alınacak tüm emniyet tedbirleri ile işaret levha ve araçlarının Karayolları Genel Müdürlüğü standart ve tipleri ile yayınlanacak genelgelere uygun olacağının, yapılacak trafik işaretlemesinin uygunluğunun trafik başmühendisliği tarafından kontrol edilerek uygunluğun sağlanması sonrasında bu durumun tutanak ile belgeleneceğinin ve çalışmanın devamı süresince işaretlemenin sürekliliği ve işin kanuna göre düzenlenmesinin yüklenici tarafından yapılacağının hüküm altına alındığı;
Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü tarafından 06.07.2010 tarihinde düzenlenen yol yapım işine ait trafik işaretleme projesinde yüklenici temsilcisi sanık ... ile idarenin yetkililerinin isim ve imzalarının bulunduğu, yine dosyada mevcut tarihsiz “Trafik İşaretleme Tutanağı” başlıklı belgede, olay yerinde yapılacak çalışmalar sebebiyle Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü tarafından 06.07.2010 tarihinde onaylanan trafik işaretleme projesindeki işaretlemelerin yolda yapıldığı ve işin devamı sırasında yüklenici tarafından sürekliliğinin sağlanacağı belirtilerek, tutanak altının yüklenici temsilcisi olarak sanık ..., trafik mühendisi olarak sanık ... ile bölge trafik şube müdürlüğü yetkilisi ve idare yetkilileri tarafından imzalandığı, 23.08.2010 tarihli ve el yazısı ile düzenlenmiş olup altında idare yetkilileri ile yüklenici şantiye şefi olarak sanık ...’ın imzasının yer aldığı tutanakta; olay mahalli yol bölümünde trafik işaretlemesi yapılarak ve trafik sağ taşıma yolundan sol taşıma yoluna aktarılarak 2×1 olarak düzenlendiğinin belirtildiği;
Olay yerinde inceleme yapılarak hazırlanan 01.11.2010 tarihli bilirkişi raporunda; idare ile yolun yapımından ve bakımından sorumlu yüklenici şirketin trafik işaretlerini yol yapılan alana tam olarak yerleştirmediğinin ve yol yapım süresince yolun takibinin tam olarak yapılmadığının, yine ilgili yüklenici şirketin çalışmalarda işe başlamadan önce yol standardına göre konan trafik işaret levhalarının sürekliliğini çalışma boyunca sağlamadığının belirtildiği; yine dosyada mevcut ve tazminat yargılaması sırasında Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 18.07.2014 tarihli raporda; olay mahallinde yapılan yol çalışmasına ilişkin, yolda seyir halindeki araç sürücülerini ikaz mahiyetinde yeterli işaretlemeleri yapmayan ve bunu denetlemeyen kişi veya kurumun, gece vakti aydınlatma bulunmayan meskun dışı mahalde gerçekleşen olayda tali derecede kusurlu olduğunun belirtildiği;
Tüm dosya içeriğinden; her ne kadar sanıklar hakkında, olay mahalli yol bölümünde trafik işaretlemesi usulüne uygun olarak yapılmamasına rağmen yapıldığına dair tutanak tanzim etmek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçundan cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmış ise de; tarihsiz olup altında her iki sanığın imzasının bulunduğu trafik işaretleme tutanağında, olay yerinde yapılacak çalışmalar sebebiyle Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü tarafından 06.07.2010 tarihinde onaylanan trafik işaretleme projesindeki işaretlemelerin yolda yapıldığı ve işin devamı sırasında yüklenici tarafından sürekliliğinin sağlanacağı belirtilmiş olup, tutanağın düzenlendiği tarih itibariyle olay mahalli yol bölümünde işaretlemelerin eksik veya usulsüz yapıldığına dair açık bir tespitin bulunmaması ve tutanağın, düzenlendiği tarih itibariyle olay mahalli yol bölümünde trafik işaretlemelerinin yapıldığına ilişkin olması sebebiyle, her iki sanığın üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediklerinin sabit olmadığının anlaşıldığı; yine her ne kadar danışmanlık şirketi tarafından olay mahallinde görevlendirilen inşaat ve trafik mühendisi sanık ... hakkında taksirle öldürme suçundan kamu davası açılmış ise de; söz konusu tarihsiz trafik işaretleme tutanağı altında imzası bulunan sanığın, tutanağı onayladığı tarih itibariyle olay mahalli yol bölümünde trafik işaretlemesinin yapılmış olduğunu kontrol ederek tutanağı imzaladığı, söz konusu tutanakta tespit anında trafik işaretleme projesindeki işaretlemelerin yolda yapılmış olduğunun ve işin devamı sırasında yüklenici firma tarafından sürekliliğinin sağlanacağının belirtilmesi karşısında, yoldaki olay anında mevcut işaretleme eksikliğinden yüklenici şantiye şefi olan sanık ...’ın sorumlu olduğu, nitekim yüklenici ile idare arasında imzalanan sözleşmede de, çalışmanın devamı süresince işaretlemenin sürekliliği ve işin kanuna göre düzenlenmesinin yüklenici tarafından yapılacağının hüküm altına alındığı, tüm bu sebeplerle sanık ...’ın üzerine atılı taksirle öldürme suçu bakımından kusurunun bulunmadığı anlaşılmış olmakla;
1-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanıklar ... ve ...’ın beraatine ilişkin hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle beraata ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA;
2-Taksirle öldürme suçundan sanık ...’ın beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından sanığın taksirinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle beraata ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 04.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.