5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/1849 Esas 2021/358 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1849
Karar No: 2021/358
Karar Tarihi: 20.01.2021

5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/1849 Esas 2021/358 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karar temyiz edilmiş. Yapılan incelemeler sonucu, sanık lehine olan düzenlemeler gözetilerek hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması gerektiği ve bu görevin yerel mahkemeye ait olduğu belirtilmiş. Ayrıca, sanığın temel ceza belirlendikten sonra uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden hüküm tesisi yapılmış ve katılan lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, dosyalar nedeniyle iki kez vekalet ücretine hükmedilmiş. Bu nedenlerle, sanığın temyiz itirazlarının yerinde görülerek, hüküm BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri:
- 5607 sayılı Kanunun 3/22. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi: Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.
- 5607 sayılı Kanunun 5/2. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi: Kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulaması olanaklı hale gelir.
- 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi: Yasal koşulların saptanması ve sonucuna göre uygulama yapılması görevi yerel mahkemeye aittir.
- 5607 sayılı Kanunun 3/18 ve 3/5. maddeleri: Temel ceza belirlendikten sonra uygulama yapılması gereklidir.
- 6545 sayılı Yasanın 89. maddesi: 5607 sayılı Kanunun 3/18- son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlenir.
- 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi: Hüküm sair yönleri incelenmeksizin BOZULUR.

7. Ceza Dairesi 2018/1849 E. , 2021/358 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, tasfiye

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Kabule göre ise;
2) Sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan ve 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasanın 89. maddesiyle değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18- son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5. maddesi uyarınca temel ceza belirlendikten sonra aynı Yasanın 3/10. madde ve fıkrası gereğince uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
3) Katılan lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken birleşen dosyalar nedeniyle iki kez vekalet ücretine hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 20/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.