4. Hukuk Dairesi 2020/542 E. , 2020/2882 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 10/08/2012 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu gerçekleşen ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılar ... ve ... yönünden husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden idari yargı yeri görevli olduğundan usulden reddine, davalılar ... ve ... yönünden ise istemin kısmen kabulüne dair verilen 14/12/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava tarihinin 10/08/2012 olması gerekirken, 03/04/2017 tarihi olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak görülmekle bozma sebebi yapılmamıştır.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin tüm, davalılar vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davalı ... Belediyesi’nin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, trafik kazası sonucu gerçekleşen ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalılar ... ve ... yönünden husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden idari yargı yeri görevli olduğundan usulden reddine, davalılar ... ve ... yönünden ise istemin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacılar vekili; davalıların murisi ... idaresindeki araç ile destek ... idaresindeki aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında müvekkillerinin eş ve babaları olan ..."nin vefat ettiğini, müvekkili ..."nin müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını, dava konusu kaza nedeniyle... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nde açılan 2009/441 esas sayılı davada davalı ... Belediyesi"nin %20 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini belirterek uğradıkları maddi ve manevi zararın giderilmesini talep etmişlerdir.
Davalı taraf vekilleri; mahkemenin yetkili olmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu ve kusurları olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk karar davalı ... vekili ve davalılar ..., ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 16/06/2016 gün 2014/7916 esas ve 2016/7396 karar sayılı ilamıyla; davalı ... Belediyesi yönünden adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği ile davalılar ... ve ...’nın ölen karşı araç sürücüsü..."in kardeşleri olup mirasçısı olmadığından adı geçen davalılar yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş; davalı ... Belediyesi aleyhine açılan davanın idari yargı yeri görevli olduğundan usulden reddine karar verilmiş ancak adı geçen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2 maddesinde; “Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum eder” biçiminde düzenleme yapılmıştır.
Yukarıdaki düzenleme hiç kuşkusuz adli yargı yerinde görülecek davalarda ve adli mahkemeler arasındaki görevsizlik kararlarında uygulanmalıdır. Açıklanan maddede “davaya bir başka mahkemede devam edilmesi“ hali düzenlenmiştir. Oysa yargı yolu bakımından görevsizlik kararlarında, davaya başka bir mahkemede devam edilmesi söz konusu olmayıp, kendine has usul kuralları bulunan farklı yargı yerinde yeniden açılacak bir dava söz konusudur ve bu dava adli yargı yerindeki davanın devamı niteliğinde değildir.
Bu sebeple, davacı davasını yürürlükte bulunan kanuni düzenlemelere göre görevsiz yargı yerinde açmış ise “yargı yolu bakımından görevsizliğe” dair verilecek kararla birlikte; harç, masraf ve vekalet ücreti yönünden hüküm kurulması gerekir. Bu hususun gözetilmemiş olması hatalı ise de yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1. maddesindeki; “Görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur.” şeklindeki düzenleme gözetilerek "yargı yolu bakımından görevsizliğe" dair verilecek kararla birlikte; vekalet ücreti yönünden de hüküm kurulması gerekir. Davalı ... Belediyesi yönünden bu hususun gözetilmemiş olması nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir.
3- Davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece daha önce verilen karar, davalıların temyizi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 16/06/2016 gün 2014/7916 esas ve 2016/7396 karar sayılı ilamı ile davalılar lehine bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve bozma ilamı doğrultusunda yeniden hüküm tesis edilmiştir. Ancak bozma sonrası davacı ... yönünden hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı daha önce hüküm altına alınan manevi tazminat miktarından bir miktar yüksektir. Bu durumda, önceki kararı davacılar temyiz etmediğinden davalılar yararına gerçekleşen usuli kazanılmış hak kuralına aykırılık söz konusu olmuştur.
O halde mahkemece daha önceki kararı temyiz etmeyen davacı ... yönünden manevi tazminatın 2.500 TL’den 5.000 TL’ye çıkarılarak yeniden hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalı ... Belediyesi yararına; (3) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalılar ... ve ... yararına BOZULMASINA; davacıların tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 21/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.