20. Hukuk Dairesi 2014/9834 E. , 2015/3699 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Kadastro sırasında ... Mahallesi 290 ada 2 parsel sayılı 6.397,39 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesiz olarak tarla niteliğiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adlarına tesbit edilmiştir.
Davacı ... , çekişmeli yerin orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin orman niteliği ile adına tapuya tesciline karar verilmiş, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24/02/2005 tarih ve 2004/10224 - 2005/1595 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planı, 290 ve 297 adada bulunan parselleri bir arada gösterir pafta örneği ile komşu parsellerin tutanak ve varsa dayanak belgeleri ilgili yerlerden getirtilip, dava dosyasındaki önceki bilirkişiler dışında yeniden seçilecek bir orman yüksek mühendisi ya da mühendisi ve fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmaz ve 290 ve 297 adada bulunan taşınmazlara uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785, 5658 ve 6831 sayılı kanunlar karşısındaki durumları açıklanarak tartışılıp değerlendirilmeli; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, ... 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; eğim durumu belirlenmeli, parsel üzerindeki bitki örtüsü, ağaçların cinsi, sayısı, yaşı ile kapalılık oranı belirlenmeli; 290 ve 297 adada bulunan parsellerin tümünün memleket haritasına göre konumu saptanmalı; memleket haritasında bu parsellerin tümünün bulunduğu yer belirlenerek, orijinal renkli memleket haritasının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra her iki harita 290 ve 297 adada bulunan tüm parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine aplike edilerek çekişmeli ve komşu taşınmazların memleket haritasına göre konumu saptanıp; bu harita ile irtibatını duraksamaya yer vermeyecek biçimde gösteren, memleket haritasındaki renkleri ve işaretleri aynen içeren, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan 290 ve 297 adada bulunan parsellerin tümünü bir arada gösteren kroki düzenlettirilip, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Açıklanan konular gözönünde bulundurularak çekişmeli yerin çevresindeki taşınmazların niteliğine göre, taşınmazın etrafı ormanla çevrili ise mülkiyet belgesi, tapu kaydı olmadığı takdirde bu tür yerlerin 6831 sayılı Kanunun 17/1 ve 2. maddesine aykırılık teşkil ettiği düşünülmeli, bütün bu konuları kapsayacak, duraksamaya yer vermeyen ortak imzalı rapor ve kroki alınıp çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı kesin biçimde saptanmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik araştırma ve Yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu"na değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddi ile 290 ada 2 nolu parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın dört tarafının orman ile çevrili olmadığı, dava konusu taşınmazın orman içi açıklık olamayacağı ve uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada da, çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 06/05/2015 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
... Karayolunun güneyinin orman olduğu, dava konusu taşınmazın yol dışındaki sınırlarının orman ile çevrili olup, bu haliyle orman bütünlüğünü bozacak şekilde davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmayıp, sayın çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum.