12. Ceza Dairesi 2015/10579 E. , 2016/12152 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/1, 62, 50/4, 50/1-a, 52/4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Oluşa ve dosya kapsamına göre; savunmasında kazadan 6-7 saat önce 4 adet bira içtiğini beyan eden ve kazadan sonra hakkında düzenlenen genel adli muayene raporunda alkolmetre ile ölçümü yapılamamakla birlikte aşırı alkollü olduğu ifade edilen sanık ..."nın, arkadaşları ölen ... ve tanık ... ile kahvehanede oyun oynadıktan sonra köye gitmek için yola çıktıkları, ölenin “dilate kardiyomiyopati” şeklinde tanımlanan kalp rahatsızlığı olması ve üşüdüğünü söylemesi üzerine ölende kalp rahatsızlığı olduğunu önceden beri bilen sanığın motosikletin direksiyonuna geçtiği, ölen ..."un da motosikletin arkasına oturduğu, sanık ve ölenin arkadaşı olan tanık ..."ün ise yönetimindeki motosikletle sanıkla beraber hareket ettiği,
Sanık ..."nın yönetimindeki motosikletle bulutlu ve hafif yağmurlu havada, gece vakti, meskun mahalde, iki yönlü, asfalt kaplama, yüzeyi ıslak, dik eğimli ve 5 metre genişliğindeki dar sokakta seyir halindeyken, tanık motosiklet sürücüsü ..."ün karşı yönden gelen kamyonetin yavaşlayıp durduğunu fark edip, arkasından daha hızlı gelen sanık idaresindeki motosiklete yol vermek için yolun sağ kenarına doğru yönelerek seyrine devam etmesini müteakip, hızını aracının teknik özellikleri ile yol ve görüş şartlarına göre ayarlamayan sanığın, seyrini yolun sağını takiben sürdürmeyip, karşı yönde motosikletleri görünce yavaşlayarak duran tanık ...idaresindeki kamyonetin ön kısmına, kontrolsüz biçimde çarpması sonucu arkadaşı ..."un Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun 07.03.2012 tarihli raporunda vurgulandığı üzere tek başına ölüm meydana getirir nitelikte olmayan sol el bileği ve sol uylukta yüzeyel cildi sıyrık oluşacak şekilde yaralanıp, kazanın efor ve stresi nedeniyle kendisinde mevcut kalp hastalığının aktif hale geçmesi ve gelişen komplikasyonlar sonucu ertesi gün öldüğü, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 11.07.2012 tarihli raporuna göre de meydana gelen kazada sanığın dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile tam kusurlu olduğu anlaşılmakla,
Ölümün, ölendeki kalp rahatsızlığını önceden beri bilen sanığın taksirli fiilinden kaynaklanması ve sanığın taksirli eylemi ile ölüm arasında uygun illiyet bağı bulunması nedeniyle sanık hakkında TCK"nın 85/1. maddesinde tanımlanan taksirle öldürme suçundan dolayı mahkumiyet hükmü kurulmasına dair yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanun"un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerektiği gözetilmeden, tam kusurlu eyleminden dolayı bir kişinin ölümüne sebep olan sanık hakkında, TCK"nın 85/1. maddesi gereğince 2 yıl ile 6 yıl arasında hapis cezası tayin ve takdir etmek durumunda olan yerel mahkemece, temel cezanın 3 yıl hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle adalet ve hakkaniyete uygun olmayacak şekilde sanığa az ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni olarak kabul edilmemiştir.
Savunmasında kazadan 6-7 saat önce 4 adet bira içtiğini beyanla alkol aldığını kabul eden ve kazadan sonra hakkında düzenlenen genel adli muayene raporunda alkolmetre ile ölçümü yapılamamakla birlikte konuşmasında bozukluk, reflekslerinde azalma gözlemlendiği ve aşırı alkollü olduğu tespit edilen sanığın güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak şekilde aşırı alkollü olarak araç kullanmasından dolayı eyleminde bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu, tayin olunan cezasında bu nedenle TCK"nın 22/3. maddesi gereğince artırım yapılması ve hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesi gerektiğinin gözetilmemesi, temyiz edenin sıfatına göre bozma sebebi sayılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine, sanığa kusur yüklenemeyeceğine, sanığın eylemi ile ölüm arasında uygun illiyet bağı bulunmadığına, temel cezanın asgari hadden uzaklaşılarak tayininin isabetsiz olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, eleştirilen hususlar dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.