Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11469
Karar No: 2021/15738
Karar Tarihi: 24.11.2021

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/11469 Esas 2021/15738 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçinin davalıdan bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep ettiği dava kısmen kabul edildi. Ancak Yargıtay'ın bozma kararı sonrasında yapılan yargılamada, davacı tarafın ıslah dilekçesiyle arttırdığı alacaklar bakımından zamanaşımına uğramış kısım olmadığı belirlendi. Bu nedenle, mahkemenin hatalı bir değerlendirme yaparak ıslah zamanaşımına uğramış alacak varmış gibi karar vermesi, bozma nedeni oldu. Kararı inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, temyiz istemini kabul ederek kararı bozdu.
Kanun Maddeleri:
- 1086 sayılı HUMK
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371/2 ve 319. maddeleri.
9. Hukuk Dairesi         2021/11469 E.  ,  2021/15738 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVALILAR : ............ ...
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacı işçinin bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararın Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi 2017/23631 esas 2019/15787 karar sayılı ilamı ile davalı ... Belediyesinin sorumlu olup olmayacağının değerlendirilmesi hususunda bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılamada davanın davalı ... Belediyesi bakımından pasif husumet yokluğundan reddine, davalı ... bakımından da kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiş olmasına göre; davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında ıslaha karşı ile sürülen zamanaşımı savunması nedeniyle zamanaşımına uğrayan alacak bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme özelliği"ni ortadan kaldırır.
    Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkâr olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zamanaşımını kesmez, zamanaşımı, alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktar için kesilir.
    Dava konusunun ıslah yoluyla arttırılması durumunda, mülga 1086 sayılı HUMK hükümlerinin uygulandığı dönemde, ıslah dilekçesinin tebliğini izleyen ilk oturuma kadar ya da ilk oturumda yapılan zamanaşımı defi de ıslaha konu alacaklar yönünden hüküm ifade eder. Ancak Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonraki uygulamada, 371/2 ve 319. maddeler uyarınca ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliği üzerine iki haftalık süre içinde ıslaha konu kısımlar için zamanaşımı definde bulunulabileceği kabul edilmelidir.
    Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu yürürlükte iken süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı define davacı taraf süre yönünden hemen ve açıkça karşı çıkmamışsa(suskun kalınmışsa) zamanaşımı defi geçerli sayılmakta iken, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun uygulandığı dönemde süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı definin geçerli sayılabilmesi için davacının açıkça muvafakat etmesi gerekir. Başka bir anlatımla 01.10.2011 tarihinden sonraki uygulamalar bakımından süre geçtikten sonra ileri sürülen zamanaşımı define davacı taraf muvafakat etmez ise zamanaşımı defi dikkate alınmaz.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı, 18.09.2015 tarihinde davasını miktar yönünden ıslah etmiştir. Bozma sonrasında yapılan yargılamada husumet davalı ...’ne yöneltilmiş ve davalı ... ıslaha karşı zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Bu savunma nedeniyle 18.09.2010 tarihinden öncesine ait hesaplanan alacaklar dava dilekçesinde talep edilen miktarı aşan tutarda zamanaşımına uğrar. Ne var ki; talep edilen alacaklardan ilave tediye alacağı bakımından ıslah zamanaşımına uğrayan kısım 8.882,97 TL, yakacak yardımı bakımından ıslah zamanaşımına uğrayan kısım ise 884,00 TL olup, dava dilekçesinde talep edilen miktarlar ıslah zamanaşımına uğrayan miktarlardan fazladır. Bu nedenle dosya kapsamında ıslah zamanaşımına uğrayan alacak bulunmamaktadır. Hatalı değerlendirme ile ıslah zamanaşımına uğrayan alacak varmış gibi karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 24.11.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi