Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/7891 Esas 2015/19579 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7891
Karar No: 2015/19579
Karar Tarihi: 28.05.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/7891 Esas 2015/19579 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2015/7891 E.  ,  2015/19579 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ
    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, iş güvencesi tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, boşta geçen süre ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, kesinleşen işe iade davası sonrası işe başlama müracaatının işverenlikçe kabul edilmediği iddiasıyla kıdem ve ihbar tazminatları, yıllık ücretli izin, fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı, işe iade davası davacı lehine sonuçlansa da; devamsızlık nedeniyle iş akdini haklı olarak feshettiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraf avukatları temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    Mahkemece gerekçeli kararın gerekçesinin son kısmında davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmediğinin belirtilmesine rağmen hüküm fıkrasının 11. Bendinde davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi karşısında gerekçe ile hüküm çelişmektedir.
    HMK.’nun 298/2 maddesi gereğince sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun olması, tefhim edilen kısa karara aykırı olmaması gerekir. Aksi halde, yargılamanın aleniyeti ilkesi zedelenmiş ve mahkeme kararına güven sarsılmış olacaktır. Asıl olan tefhim edilen kısa karardır. Gerekçeli kararın kısa karara uygun olmaması, çelişki yaratır ve gerekçeli kararın yok hükmünde olduğu anlamına gelir. Belirtmek gerekir ki, kısa karar ile gerekçeli karar çelişkisi, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Kararı gereğince bozma nedenidir.

    Mahkemece, kararın gerekçesinin son kısmında “…Davalı tarafça cevap dilekçesi ile zamanaşımı itirazında bulunulmadığı, bilirkişi raporu alınıp, hesap yapıldıktan ve davacı tarafından dava ıslah edildikten sonra zamanında ıslaha karşı zamanaşımı itirazı ileri sürüldüğünden ıslah edilen ve reddedilen miktar yönünden davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.” denilmesine rağmen hüküm fıkrasının 11 numaralı bendinde davalı yararına davacı aleyhine vekalet ücretine hükmolunması gerekçe ile hüküm fıkrası çelişkisine neden olduğundan kararın salt bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.