23. Hukuk Dairesi 2011/914 E. , 2011/732 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatiften ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, genel kurul kararının aksine müvekkilinden diğer üyelere nazaran 17.587,50 TL fazla aidat ile, 11.467,27 TL faiz tahsilatı yapıldığını, Antalya 8. Noterliği" nin 23.05.2005 tarihli ihtarnamesi ile müvekkilinin kooperatif üyeliğinden ihracının bildirildiğini, 20.06.2005 tarihinde karardan haberdar olmaları üzerine 26.06.2006 tarihli genel kurula katılarak dilekçe sunduklarını, genel kurul tarafından 15.07.2005 tarihine kadar ödenmeyen ana para ve faiz ile 15.000,00 TL bağış alınması şartı ile üyeliğe alınma kararı verildiğini, kararın davacıya tebliğ edilmediğini, haricen öğrenme üzerine borçlu olmamalarına rağmen 18.025,00 TL"yi kooperatif hesabına yatırdıklarını, kendilerine tebliğ edilmeyen 04.06.2006 tarihili genel kurulda ise tekrar üyeliğe alınmamalarına karar verildiğini, oysa 15.07.2005 tarihinden 04.06.2006 tarihine kadar kooperatif tarafından talep edilen ödemeleri yaptıklarını, davalının da müvekkilini üye olarak benimsediğini, diğer üyelere dairelerinin teslim edilmesine rağmen müvekkiline daire teslim edilmemesi nedeniyle aylık 800,00 TL kira kaybının oluştuğunu ileri sürerek, 15.000,00 TL bağış borcunun olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 3.000,00 TL faizi ile birlikte 32.054,77 TL"nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, müvekkilinin ihracına ilişkin genel kurul kararları ile bağış, anapara, faiz ödenmesine ilişkin kararların ve yönetim kurulu kararlarının iptaline, üyeliğin tespitine, davacıya isabet eden dairenin teslimine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 800,00 TL kira tazminatının davacıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, yapılan ihtarlara rağmen aidat borçlarını ödemeyen davacının 17.05.2005 tarihinde ihraç edildiğini, davacının 26.06.2005 tarihli genel kurula başvurarak üye alınmasını istediğini, genel kurul tarafından aidat borçları ve faizin ödenmesi, ayrıca 15.000,00 TL bağış koşuluyla davacının üyeliğe alınabileceğinin belirtildiğini, yargı yoluna başvurulmaması nedeniyle genel kurul kararının kesinleştiğini, ancak yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle davacının 04.06.2006 tarihli oturumda üyeliğe alınma talebinin reddedildiğini, 23.03.1995 tarihli genel kurulda dublex daire alacak olan ortakların normal apartman dairesi alacak ortaklardan % 50 fazla aidat ödemelerinin kararlaştırıldığını, davacının dairesinin dubleks olması nedeniyle kendisinden bu doğrultuda tahsilat yapıldığını, faizlerin genel kurul kararlarına uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yönetim kurulunun ihraç kararına karşı genel kurula itiraz edildiği, genel kurulca alınan kararın davacıya tebliğ edilmediği, bu nedenle davanın süresinde olduğu, ihtarlarda henüz muaccel olmamış aidatların da talep edildiği, ihtarnamelerin 1163 sayılı yasanın 16. ve 27. maddeleri ile anasözleşmenin 14/1. maddesinde belirtilen usule uygun olmadığı, verilen kesin süreye rağmen bilirkişi ücretini yatırmaması nedeniyle davacının fazla ödeme yaptığını ispatlayamadığı, davacının ihracının iptal edilmesi nedeniyle, davacının üyeliğe dönmesi için yatırılması istenen 15.00,00 TL borçlu olmadığına dair talebinin konusuz kaldığı, birikmiş aidat borcu bulunduğundan daire teslimi ve kira tazminatı isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle, ihraç kararının iptali davasının kabulüne, yönetim kurulunun 17.05.2005 tarih 2005/8 sayılı kararının iptaline, 15.000,00 TL bağış borcunun olmadığı hususundaki talebinin konusuz kalması nedeniyle esası hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, alacak, daire teslimi ve kira tazminatı istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 03.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.