4. Hukuk Dairesi 2020/1388 E. , 2020/2871 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 20/03/2014 gününde verilen dilekçe ile 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun"dan kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/07/2014 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dosyanın incelenmesinde; bir kısım davalılara yapılan gerekçeli karar ve davacı temyiz dilekçesi tebligatlarının usulüne uygun olmadığı anlaşılmıştır. Şöyle ki;
Dairemizin 15/01/2018 gün, 2017/4982 esas ve 2018/27 karar sayılı ilamı ile bütün davalılar yönünden usulüne uygun tebligat yapılmak üzere geri çevirme kararı verildiği halde sadece davalılar ... ve ... yönünden usulüne uygun gerekçeli karar tebliği yapılmış, diğer iki davalı yönünden eksikliğin giderilmesine dair bir işlem tesis edilmemiştir.
Şöyle ki; 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 sayılı Yasa"nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır.
Aynı Kanun"un "Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21. maddesine, 6099 sayılı Yasa"nın 5. maddesi ile eklenen 2. fıkrasında; "gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır.
7201 sayılı Yasa"nın 10. maddesi ile ilgili değişikliğe ilişkin Kanun gerekçesinde, kişilere getirilen adres kayıt sistemi zorunluluğu ile birlikte işleyişin kolaylaştığı dile getirilmiş, yapılan yeni düzenlemeyle, öncelikle yine bilinen en son adrese tebligat yapılacağı, tebligatın yapılmasını isteyenin veya tebligatı çıkartan makamın bildirdiği adresin, tebligata elverişli olmadığının anlaşılması ya da bu adrese tebligat yapılamaması halinde, muhatabın 5490 sayılı Kanun"a göre adres kayıt sistemindeki adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı açıklanmış, değişiklik ile
birlikte adres kayıt sistemi dışında başkaca adres araştırması yapılmasının gerekmeyeceği vurgulanmıştır.
Davalılar ... ve ...’a yapılan gerekçeli karar tebliği usulüne uygun olmadığı gibi davalılar ..., ..., ... ve ...’a da usulüne uygun olarak davacı taraf temyiz dilekçesi tebliğ edilmemiştir.
Şu halde; adı geçen davalıların savunma haklarının sınırlanmaması için öncelikle bilinen en son adreslerine tebligat çıkartılması oradan sonuç alınamazsa adres kayıt sistemindeki adresine “mernis adresi” şerhi düşülmeksizin tebligat çıkartılması buradan da sonuç alınamazsa o takdirde “mernis adresi” şerhi düşülerek Tebligat Kanunu 21/2. maddesine göre tebligat yapılması gerekirken yukarıda anılan kanun maddeleri uyarınca belirtilen yol ve yöntem izlenmeden yapılan tebligat işlemleri usulüne uygun olmadığından her bir davalı yönünden açıklanan şekilde usulüne uygun olarak tebligat yapılmak üzere dosyanın mahal mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlanıp gerekli temyiz süresi beklendikten sonra, temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 21/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.