22. Hukuk Dairesi 2014/30988 E. , 2016/3844 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı-karşı davalı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatının ödetilmesine, karşı davacı ise kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, asıl davanın reddine, karşı davayı kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı-Karşı Davalı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalının, davalıya ait işyerinde servis görevlisi olarak çalıştığını, istifa ederek işten ayrıldığını, göreve başladıktan sonra 5 yıl içinde istifa ederek ayrılması halinde bankaya eğitim ve konaklama bedelini ödemekle yükmülü olduğunu ve 4857 sayılı İş Kanunu m. 17 hükmü uyarınca ihbar tazminatının tahsili için icra takibi başlattıklarını, haksız surette itiraz ile takibin durduğunu, itirazın iptali ile %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar istemiştir.
Davalı-Karşı Davacı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davalı müvekilin iş aktini haklı nedenle feshettiğini, davacının alacağının söz konusu olmadığını, davanın reddine karar verilmesini taleple, karşı dava ikame etmek suretiyle fazla çalışmalarının ödenmemesi nedeniyle haklı nedenle fesih sebebine dayanarak kıdem tazminatı ve fazla mesai ücreti alacaklarının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece asıl davanın reddine karşı dava açısından taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
...-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Fazla çalışma yaptığını, iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Somut olayda, davacıya ait çalışma kayıtlarını gösteren ancak dosyada bulunmadığı anlaşılan CD"nin mevcudiyetinden bahsedilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işyerine giriş ve çıkışlarla ilgili sunulan Mitral kayıtlarna göre fazla mesai alacağı hesaplanmıştır. Mahkemece indirim yapılarak karara bağlanmıştır. Davacı, çalışması boyunca fazla mesai yaptığını, karşılığının ödenmediğini iddia etmekte, buna karşılık davalı işveren uyuşmazlık konusu döneme ait tüm belgeleri sunarak, işçinin haklarının tam olarak ödendiğini savunmaktadır. İşyerinin kamu kurumu niteliğinde olması, yapılan işin mahiyeti gereği, davacının yaptığı çalışmalar işverence belgeye bağlanmıştır. Davalı taraf bunların doğru olmadığını iddia etmemiştir. Ayrıca çalışma kayıtları açısından CD"nin ibrazı ile daha sağlıklı sonuca ulaşılması gerektiği bilirkişi raporunda da yer almasına rağmen bu yönde bir değerlendirme yapılmamıştır. Mahkemece, söz konusu CD"nin temin edilerek konusunda uzman bir bilirkişiye, belirtilen tüm belgeleri inceleyerek davacının fazla mesai yaptığı süreleri tarihleri ile bire bir tespit etmesi, ardından bordrolarla karşılaştırarak fark alacağı bulunup bulunmadığını belirlemesi için rapor tanzim ettirilmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
2-Taraflar arasında davacının hakedeceği alacaklar bakımından takdiri indirim yapılıp yapılmaması gerektiği uyuşmazlık konusudur.
Davalı karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Yargılama sırasında alınan ve hükme esas raporda, bilirkişi tarafından işverence sunulan kayıtlar doğrultusunda hesaplama yapılmış, bu doğrultuda 09.00-19.30 saatleri arasında günde onbuçuk saat çalıştığı kabulü ile günlük bir saat ara dinlenme süresi düşülmek suretiyle haftanın beş günü kırkyedibuçuk saat çalıştığı ve bu duumda haftalık ikibuçuk saat fazla mesai alacağı hesaplaması yapılmıştır. İş yerinin kamu kurumu niteliğinde olması, yapılan işin mahiyeti ve işverence uyuşmazlık konusu döneme ait belgelerin ibraz edilmiş olduğu dikkate alınarak, mahkemece belgeye dayalı hesaplama yapıldığından indirime gidilmeyerek oluşacak sonuca göre fesih konusunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden karar verilmiş olması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.