8. Hukuk Dairesi 2012/11891 E. , 2013/942 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Davacı-karşı davalı ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki tazminat davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...1. Aile Mahkemesi"nden verilen 22.05.2012 gün ve 405/420 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay"ca incelenmesi davacı-davalı ... vekili, duruşmasız olarak incelenmesi ise katılma yolu ile davalı-davacı ... vekili taraflarından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 29.01.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı-karşı davalı ... bizzat ve vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalı-karşı davacı ... bizzat ve vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı-davalı ... vekili, evlilik içinde davalı adına alınan araçla ilgili kendisinin 1.300 TL, babasının verdiği ve kendisinin de babasına ödediği 1.000 TL ile alımda katkıda bulunulduğunu, bu araç üzerinde edinilmiş mallara katılma rejimi gereği katılma alacağı da olduğunu açıklayarak değer artış payı ve katılma alacağı olarak 7.500 TL, karşılıksız verilen 2.350 TL olmak üzere toplam 9.850 TL alacağın ...’den tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı-davacı ... vekili, evlilik içinde kadın adına alınan ...’deki yazlık yönünden katılma alacağı,...’daki ev bakımından katılma ve değer artış payı alacağı ile evin tadilat ve dekorasyonu ile ilgili yapılan giderlerle evin değerinin artırıldığından bahisle katılma ve değer artış payı alacağı isteğinde bulunmuş, dava değerini dava dilekçesinde 5.000 TL göstermiş, yargılama sırasında talebini 60.000 TL olarak ıslah etmiştir.
Mahkemece, davacı-davalı ... tarafından açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacı-davalının dava konusu araçla ilgili olarak 2.150 TL katılma alacağı olduğunun tespitine, bu alacağın davalı-davacı ..."den alınıp davacı-davalı ..."a ödenmesine, davacı-davalının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davalı-davacı ..."nin karşılık davasının kısmen kabul kısmen reddi ile davalı-davacının dava konusu edilen,..."deki taşınmaz için toplam 30.000 TL katılma alacağı, ..."daki taşınmaz için 6.850 TL katkı alacağının (değer artış payının) olduğunun tespiti ile bu alacağın davacı-davalı ..."dan alınarak davalı-davacı ..."ye ödenmesine, davalı-davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, tarafların katılma alacaklarının TMK"nun 236/1. maddesi gereğince takas edilmesi ile sonuçta 27.850 TL katılma alacağı ile 6.850 TL katkı alacağı (değer artış payından oluşan) toplamı 34.700 TL alacağın 22.05.2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacı-davalı ..."dan alınarak davalı-davacı ..."ye
ödenmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı-davalı ... vekili ile katılma yolu ile davalı-davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 03.03.2001 tarihinde evlenmiş, 13.10.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 22.07.2009 tarihinde kesinleşmesiyle, mal rejimi sona ermiştir (TMK"nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM"nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK"nun 202, 4722 s.Y.nın 10.m.).
Dava; değer artış payı ve katılma alacağı isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m. 229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m. 219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m. 231) yarısı üzerinden (TMK.m. 236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması ve TMK"nun 227. maddesi hükümleri uyarınca; eşlerden biri, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında değer artış payı alacağının belirlenmesi gerekir.
Davacı ..., erkek adına 11.08.2003 tarihinde satın alınan ... plakalı aracın alımında değer artış payı ve katılma alacağı isteğinde bulunmuş, Mahkemece kadın lehine 2.150 TL katılma alacağı belirlenmiştir. Dava konusu taşınmazın tasfiyede esas alınması gereken değeri 5.000 TL olarak belirlenmiş, aracın alındığı tarihte erkeğe ait olduğu davacı tarafça da kabul edilen, plaka ve tescil belgesi dosya arasında bulunmamakla beraber davacının alım sırasında 2.000 TL"ye satılarak dava konusu aracın alımında kullanıldığını 24.02.2006 tarihli dilekçesinde bildirdiği anlaşılan önceki aracının yapılan oranlama sonunda bulunan 700 TL değeri erkeğin kişisel malı olarak düşüldükten sonra kalan 4.300 TL artık değerin yarısı 2.150 TL katılma alacağına hükmedilmiştir. Toplanan deliller karşısında erkeğe ait aracın varlığı Suhandan tarafından bizzat dilekçesinde değeri ile bildirildiğine göre hesaplamada dikkate alınmasında, Suhandan ve babasının verdiği iddia edilen borç miktarının ise varlığı ispat edilse dahi alımda kullanıldığı ispat edilemediğine göre ancak sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edilme imkanı olduğuna göre katılma alacağında hesaplamaya katılmamasında bir isabetsizlik yoktur. Hesaplama yöntemi de yerindedir.
...’da bulunan 1427 ada 39 parselde 19 numaralı mesken 05.02.2002 tarihinde...l adına satın alınmış, taşınmaz üzerine 17.02.2005 tarihinde aile konutu şerhi konmuştur. Mahkemece bu taşınmazın evlilik öncesinde ...’a ait...’de 9288 ada 1 parseldeki 9 numaralı meskenin 05.02.2005 tarihinde satışından gelen gelir ile alındığı kabul edilmiş,...’nin bu taşınmazla ilgili alımdaki değer artış payı ve katılma alacağı ile ilgili isteği reddedilmiştir. Ancak dava konusu taşınmazın tadilat ve dekorasyonu ile ilgili yapıldığı belirlenen ...’nin harcamaları toplamının 13.700 TL olduğu kabul edilerek bunun yarısı oranında değer artış payı alacağına hükmedilmiştir. Toplanan delillere ve sunulan belgelere göre....’deki ...’a ait taşınmazın satım tarihi ile dava konusu taşınmazın alım tarihinin aynı olması karşısında...’deki evin satımı ile dava konusu taşınmazın alındığının kabulü yerindedir. Diğer yandan erkeğin ...’daki villanın satışından gelen gelir ile katkıda bulunulduğu iddia edilmiş ise de bu villa ile ilgili yapılan anlaşma ve elde edilen miktarların 2000 ve 2001 yıllarına ait olduğu, son tahsilatın yapıldığı 10.06.2001 tarihi ile dava konusu taşınmazın alım tarihi arasında geçen süre ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde hesaplamaya katılmaması doğrudur. Tadilat ve onarıma ilişkin 13.700 TL harcamanın ise ...’nin kişisel mal ve değeri ile karşılandığı da ispatlanamadığına göre TMK’nun 222/son maddesi gereği edinilmiş mal sayılması gerektiğinden, edinilmiş mal üzerinde tarafların karşılıklı yarı oranda katılma alacakları
bulunduğu gözetildiğinde yarı oranda 6.850 TL üzerinden hüküm kurulması da usul ve yasaya uygundur.
Mersin’deki 538 parselde 2 numaralı mesken ise 21.06.2005 tarihinde satın alınmış, boşanma dava tarihi öncesinde 21.06.2005 tarihinde dava dışı gerçek kişiye satılarak devredilmiştir. ... vekili tarafından alımda kadının maaş ve döner sermaye ödemelerinin yatırıldığı bankadaki para, kira gelirlerinin..."nda değerlendirilmesi ile elde edilen miktardan karşılandığı iddia edilmiş ise de 01.01.2002 sonrası itibariyle iddiada yer alan bu gelirlerin TMK’nun 219.maddesi gereği edinilmiş mal oldukları açıktır. Kadının eski eşi ...’un velayeti ...’da bulunan müşterek çocukları ...’in isteği üzerine ...’deki evin alımı için gerekli parayı gönderdiği iddiası ispatlanamadığı gibi bu iddianın hayatın olağan akışına uygun olduğundan da söz edilemez. Diğer yandan boşanma dava tarihi öncesinde satılan dava konusu taşınmazın tasarruf yetkisi kapsamında satılarak elde edilen gelirin evlilik birliği için kullanıldığının ... tarafından ispatı gerekir. Satışın yapıldığı tarihte taraflar arasındaki geçimsizlik de dikkate alındığında bu iddiaya itibar edilmemesi yerindedir. Suhandan tarafından bu hususta bir belge de sunulmamıştır. Bunlar dışında taşınmazın devir tarihindeki sürüm değerinin dikkate alınarak tamamı artık değer kabul edilip yarı oranda katılma alacağı takdir edilmesinde de isabetsizlik görülmemiştir
Tüm bu açıklamalar karşısında dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, taraf vekillerinin temyizinde yer alan itirazlarla ilgili gerek bilirkişi raporlarında gerekse Mahkeme gerekçesinde yapılan açıklama, takdir ve kabullerde bir isabetsizlik görülmediğine, karşılıklı alacaklar takas edilerek yazılı şekilde hüküm kurulduğuna göre her iki taraf vekillerinin temyiz itirazları da yerinde bulunmadığından reddi ile Usul ve Yasaya uygun görülen hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, aşağıda dökümleri yazılı 21,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 125,71 TL"nin temyiz eden davacı-davalı ..."den ve 21,15 TL peşin harcın da onama harcına mahsubu ile kalan 2.496,07 TL"nin de davalı-davacı ..."den alınmasına 29.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.