18. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10060 Karar No: 2020/4560 Karar Tarihi: 18.02.2020
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/10060 Esas 2020/4560 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, müşteki ile aralarındaki husumet nedeniyle kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkum edilmiştir. Ancak mahkeme, suçun oluşabilmesi için eylemin ısrarlı ve sürekli olması gerektiği konusunda yeterli açıklama yapmamıştır. Ayrıca hak yoksunluğu uygulamasına ilişkin kanun maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için bu yönüyle de hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri: TCK 53/1-b, 73/6, CMK 223/8.
18. Ceza Dairesi 2019/10060 E. , 2020/4560 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın müşteki ...’e yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde; a) Kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma ya da aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunulması eylemlerinin bir kez yapılmasının yeterli olmadığı, eylemlerin ısrarla tekrarlanması, süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükûnunu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir. İddianame ve tüm dosya kapsamına göre; müşteki ile sanık arasında husumet bulunduğunun anlaşılması karşısında, görüşme süreleri, bir arada değerlendirildiğinde atılı suçun sırf müştekinin huzur ve sükununu bozmak saiki ile işlenip işlenmediği ve “ısrar” unsurunun ne şekilde oluştuğu açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi, b) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması, 2- Sanığın katılan ...’ya yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde ise; Katılanın 20/09/2018 havale tarihli dilekçeyle şikayetinden vazgeçmesi karşısında, TCK"nın 73/6. maddesi uyarınca sanığa, şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak sonucuna göre, CMK"nın 223/8. maddesi gereğince şikayet yokluğu nedeniyle düşme kararı verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesinin gerekmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.