(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/30033 E. , 2020/8843 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Mahkemece, 13.07.2016 tarihli kararın hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinde “Net 8.871,90 TL fazla mesai alacağının 500,00 Tlsinin 21/04/2014 dava 15/01/2015 ıslah tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” dair karar verilmiş, davacı vekilinin 12.08.2016 tarihinde verdiği tashih dilekçesi ile fazla çalışma alacağı yönünden dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi gereken tutarın dava dilekçesi ile talep edilen 5.000,00 TL olması gerekirken hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinde “500,00 TL” olarak yazıldığı belirtilerek maddi hatanın düzeltilmesi talep edilmiştir. Mahkemece 23.08.2016 tarihli ek karar ile davacı vekilinin maddi hatanın düzeltilmesi talebini yerinde bulmuş ve 13.07.2016 tarihli gerekçeli kararının hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin “ Net 8.871,90 TL fazla mesai alacağının 5.000,00 TL sinin 21/04/2014 dava 15/01/2015 ıslah tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine" şeklinde düzeltilmesine” dair karar vermiştir. Mahkemece verilen söz konusu ek karar davalı tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Somut olayda, mahkemece, 13.07.2016 tarihli gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinde hüküm altına alınan çalışma ücreti alacağı için dava dilekçesi ile talep edilen 500,00TL için dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi ve akabinde 23.08.2016 tarihli ek karar ile bu alacak kalemi yönünden 5.000,00 TL için dava tarihinden faize hükmedilmesi hatalıdır. Nitekim, hüküm fıkrasında taraflara yüklenen hak ve borçların değiştirilmesi anlamına gelecek şekilde tashih yapılamaz. Kaldı ki; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun hükmün tashihi başlıklı 304. maddesinde, Mahkemece verilen hükmün taraflara tebliğ edilmiş olması halinde Hâkim’in, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemeyeceği, davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebileceği belirtilmiş olmakla, Mahkemece belirtilen usule uyulmamış olması bir diğer hatadır.
Bu itibarla, ek karara yönelik davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile 23.08.2016 tarihli ek kararın BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil çalışması ile hafta sonu çalışması ücretlerinin ödenmemesi, sigorta bildirimlerinin eksik yapılması gerekçeleriyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini beyanla kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının müvekkili kurum çalışanı olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece; toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre; tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dosya içeriğine göre; davacının dava dilekçesi ile 5.000,00 TL fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep ettiği, hükme esas alınan bilirkişi ek raporunda fazla çalışma alacağı miktarının 12.674,14 TL olarak hesaplandığı ve hesaplanan bu tutara mahkemece %30 oranında takdiri indirim uygulanarak 8.871,90 TL"nin hüküm altına alındığı sabittir. Mahkemece hüküm altına alınan fazla çalışma ücreti alacağı yönünden faiz başlangıcının dava dilekçesi ile talep edilen 5.000,00 TL yönünden dava tarihinden bakiyesinin ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan tahsiline dair hüküm kurulması gerekirken 500,00 TL için dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi hatalıdır.Bu halde dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz başlangıcı için esas alınan miktarların tespiti hatalı olup, bozma sebebi ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine “3- Net 8.871,90 TL fazla mesai alacağının 5.000,00 TL sinin 21/04/2014 dava tarihinden itibaren,bakiye miktarının 15/01/2015 ıslah tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesien, 06.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.