Ticari faaliyet kapsamında dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8857 Esas 2016/6655 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8857
Karar No: 2016/6655
Karar Tarihi: 25.05.2016

Ticari faaliyet kapsamında dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8857 Esas 2016/6655 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, ticari faaliyet kapsamında dolandırıcılık suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Sanığın, 50.000 TL karşılığında katılana satmayı taahhüt ettiği dairenin teslim edilmediği gibi parayı da iade etmediği ortaya çıkmıştır. Dosyada bulunan deliller sanığın suçunu işlediğini göstermektedir. Tapu kayıtları incelendiğinde, sanığın ihtiyati hacizler olduğunu bildiği halde, katılana haberdar etmeden daire sattığı ve satış bedelini kişisel hesabına havale ettiği görülmüştür. Kararda TCK'nın 158/1-h, 62 ve 52 maddeleri belirtilmiştir. TCK'nın 53. maddesi gereği güvenlik tedbirlerine hükmedilmemiş ancak infaz aşamasında gözetilmesi önerilmiştir. Karar oybirliğiyle onanmıştır.
23. Ceza Dairesi         2015/8857 E.  ,  2016/6655 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Ticari faaliyet kapsamında dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK.nın 158/1-h, 62, 52 maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası ve 15.000 TL adli para cezası

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, ...Ltd. Şti.nin Müdürlüğünü yaptığı sırada... Sk. üzerinde bahsi geçen şirket tarafından yapılmakta olan inşaatın 12 nolu dairesini 50.000 TL. karşılığında katılana satmayı taahhüt ettiği, katılanın parayı sanığın hesabına üç seferde havale ettiği ancak, dairenin teslim edilmediği gibi paranın da katılana iade edilemediği ,böylece sanığın ticari faaliyet kapsamında dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda; sanığın savunması, katılan beyanı, ödeme dekontları, Ticari Sicil Gazetesi ve tüm dosya kapsamından sanığın yetkilisi olduğu şirketin ticari faaliyeti kapsamında dolandırıcılık suçunu işlediği subuta erdiğinden mahkumiyet yönündeki kabulde bir isabetsizlik görülmemiş, tapu kayıtlarına göre, söz konusu arsa üzerinde ihtiyati hacizler olduğunu bilen sanığın bu durumdan katılanı haberdar etmeksizin daire sattığı , satış bedelini şahsi hesap numarasına ihtiyati haciz tarihinden sonra havale edilmiş olması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Katılanın sanığın hesabına para havalesi yaptığı tarihler itibari ile suç tarihinin Ağustos 2008 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
    Hakkında uzun süreli hapis cezasına hükmedilen sanık hakkında TCK’nın 53. maddesinde belirtilen güvenlik tedbirlerine hükmedilmemiş ise de güvenlik tedbirleri ceza mahkumiyetinin kanuni sonucu olup infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görüldüğünden bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.