Esas No: 2020/6880
Karar No: 2022/1161
Karar Tarihi: 16.02.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/6880 Esas 2022/1161 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/6880 E. , 2022/1161 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
BİRLEŞEN DAVA : ANKARA 3. FİKRî VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ'NİN 2016/430 ESAS
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 21.12.2017 tarih ve 2016/192 E. - 2017/489 K. sayılı kararın davalılar TPMK vekili ve Karaca Züccaciye A.Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 11.03.2020 tarih ve 2018/1076 E. - 2020/352 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 1917 yılından beri "KARACA" markası ile tekstil sektöründe faaliyet gösterdiğini, "KARACA" markasının müvekkili şirket adına 03, 07, 09, 14, 18, 24, 25, 28 ve 35. sınıflarda önceden tescilli olduğunu, tanınmış marka olarak kabul gördüğünü, müvekkilinin 2014/29459 sayılı, "KARACA 1917 + ÇİFTGEYİK ŞEKLİ" ibareli 35. sınıf hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu, başvurunun 24. sınıf ürünler için 35/6. sınıf hizmetler bakımından davalı TPMK Markalar Dairesince 556 sayılı KHK'nın 7/1-b maddesi uyarınca reddedildiğini, kalan hizmetler bakımından Resmî Marka Bülteni'nde yayımlandığını, bunun üzerine davalıların tescilli markalarına dayanarak başvurunun reddi istemiyle itirazda bulunduklarını, her iki muterizin itirazının kabul edilerek müvekkilinin marka tescil başvurusunun 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi uyarınca reddedildiğini, müvekkilinin resen ret kararı ile itiraz üzerine gerçekleşen ret kararlarının kaldırılması istemiyle itirazda bulunduğunu, itirazı inceleyen YİDK' in 2016/M-3200 sayılı
kararıyla müvekkilinin her iki itirazını da reddettiğini, davalı şirketlerin itirazlarının hakkaniyete aykırı bulunduğunu, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK'nın gerek 7. maddesi gerek 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek asıl ve birleşen davalarda davalı TPMK YİDK'in anılan kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Karaca Eşarpçılık A.Ş. vekili, davacı tarafından tescili talep edilen markanın müvekkiline ait markalar ile asli unsurları itibariyle aynı ve benzer ibarelerden oluştuğunu, davacı taraf başvurusunda müvekkil markaları ile aynı mal ve hizmetlerin bulunduğunu, markalar aralarında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b bendi anlamında ilişkilendirme ihtimalini kapsayacak şekilde benzerlik olduğunu savunmuştur.
Davalı Karaca Züccaciye A.Ş. vekili, müvekkilinin "KARACA" ibareli birçok seri markanın sahibi olduğunu, davacı markasının müvekkiline ait markalara iltibas yaratacak nitelikte benzer bulunduğunu, müvekkiline ait "KARACA" markasının Türk Patent nezdinde tanınmış marka olarak kabul edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; TPMK tarafından resen redde mesnet gösterilen "KARACA+ŞEKİL" ibareli 2013/100640 sayılı marka ile davacının "KARACA 1917+ÇİFT GEYİK ŞEKLİ'" ibareli marka tescil başvurusu arasında 24. sınıf ürünler için 35/6. sınıf hizmetler bakımından 556 sayılı KHK'nın 7/b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığı, itiraz eden davalı Karaca Züccaciye A.Ş.'nin KARACA esas unsurlu markaları ile davacı başvuru markasının 3, 9, 14 ve 18. sınıf ürünler için 35/6.sınıftaki hizmetlerle ilgili KHK nın 8/1-b maddesi uyarınca benzerlik ve iltibas tehlikesinin bulunduğu, davalı Karaca Eşarp Ltd Şti.'nin itirazı yönünden ise, davacının başvurusu ile davalı Karaca Eşarp Ltd. Şti.'nin KARACA esas unsurlu markaları arasında 3. ve 25/3. sınıf ürünler için 35/6. sınıftaki hizmetler bakımından ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne, YİDK'nın 2016/M-3200 sayılı kararının 2014/29459 sayılı marka tescil başvurusunun 25.sınıftaki koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç dış giysiler, çoraplar, ayak giysileri ürünleri için 35/6. sınıftaki mağazacılık hizmetleri müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için (25. sınıf) 25/01 Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar. 25/02 Ayak giysileri mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) bakımından davacı itirazının reddi yönünden iptaline, sair yönden iptal isteminin reddine, birleşen davada davalı TPMK yönünden açılan mükerrer davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı TPMK vekili ve davalı Karaca Züccaciye A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce; davacı başvurusu ile davalı Karaca Züccaciye A.Ş. adına tescilli 2013/100640 sayılı markanın aynı hizmetleri kapsadığı, asıl unsurlarının "KARACA" ibaresinden oluştuğu, her iki markada da şekil unsurunun yer aldığı, bu iki şeklin de birbirine yakınlığı nazara alındığında davacının dava konusu marka tescil başvurusu ile davalı Karaca Züccaciye A.Ş. adına tescilli 2013/100640 sayılı markanın 556 sayılı KHK'nın 7/1-b maddesi uyarınca aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğunun kabulü gerektiği, davacı başvurusunun davalı Karaca Züccaciye A.Ş.'nin "KARACA" ibareli markaları ile 556 sayılı KHK.'nın 8/1-b bendi kapsamında 25/01 ve 25/02. sınıf ürünlere özgülenmiş 35/6. sınıf hizmetler için benzer olup olmadığının incelenmesinde ise; taraf markalarının KHK 8/1-b anlamında benzer olduğu, davalı Karaca Züccaciye A.Ş.'nin "KARACA" ibareli markalarının 25. sınıf mallarda tescilli olmadığı, ancak anılan davalının 35/6. sınıf genel mağazacılık hizmetlerinde tescilli 2011/78831 sayılı markasının da bulunduğu, bilirkişi raporunda, davalı şirketin anılan markası ile davacının özelleştirilmiş 35/6. sınıf hizmetlerinin benzer olmadığının bildirildiği, ancak mahkemece davalı Karaca Züccaciye A.Ş.'den, 25. sınıfa özgülenmiş 35/6. sınıf mağazacılık hizmetleri yönünden itiraza dayanak markalarını kullanıp kullanmadığının sorulmadığı ve bu yönde bir araştırma yapılmadığı, davalı Karaca Züccaciye A.Ş.'nin "Karaca" asıl unsurlu markalarını, Karaca Home Collection Tekstil A.Ş. üzerinden, davacının marka tescil başvurusunun yapıldığı 09.04.2014 tarihinden önce 25/01, 25/02, 25/03. sınıf mallara özgülenmiş 35/6. sınıf mağazacılık hizmetlerinde kullandığının bilirkişi raporu ile açıkça tespit edildiği, bu itibarla davacı şirketin marka tescil başvurusunun kapsamında bulunan 25/01, 25/02, 25/03. sınıf mallara özgülenmiş 35/6. sınıf mağazacılık hizmetleri ile davalı Karaca Züccaciye A.Ş.'nin itiraza dayanak markasının kapsamında bulunan 35/6. sınıf genel mağazacılık hizmetleri ile iltibas-karışıklık yaratabileceği, bu nedenle taraf markaları arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle davalılar TPMK ve davalı Karaca Züccaciye A.Ş. vekillerinin istinaf itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, asıl davanın reddine, birleşen davada davalı TPMK'ya açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 52,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davacıdan alınmasına, 16/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.