9. Hukuk Dairesi 2021/11479 E. , 2021/15720 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde sondaj işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin bir kısım işçilik alacaklarının ödenmemesi sebebiyle davacı tarafından haklı sebeple feshedildiğini, haklı feshe rağmen kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücretinin ödenmediğini beyan ederek, yıllık izin ücreti ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 06.11.2018 tarih, 2017/17393 esas ve 2018/23616 karar sayılı bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda mahkemece verilen karar, davacı tanıklarından ...’in işveren aleyhine benzer taleplerle dava açtığı, husumetli tanığın beyanına değer verilemeyeceği, diğer davacı tanığı ...’in beyanına göre ise davacının çalışma düzeninin belirlenmesi ve fazla çalışma yapılıp yapılmadığının tespitinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, bu tanık yeniden çağrılarak günlük çalışmanın başlangıç ve bitiş saatleri, vardiyalı çalışma bulunup bulunmadığı, vardiya değişim aralığı, ayda veya haftada kaç gün çalışma yapıldığı gibi hususlar sorulduktan sonra davacının çalışma düzeni netleştirilmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği noktasında bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak anılan tanığın yeniden dinlenmesine karar verilmiş ise de, talimatın bila ikmal edildiği ve davacının fazla çalışma iddiasını ispat edemediği gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Bozma kararına uyulmakla bozma kararı doğrultusunda işlem yapılması zorunlu hale gelir. Davacı tanığı Midyat 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/172 talimat sayılı dosyasında verdiği 22.12.2020 tarihli beyanında “...davacı ..."ı tanımıyorum, davalı ... ... Petrol Ürt. Sond. Müt. ve Tic. A.Ş ayını hatırlamakla birlikte 2012 yılında orada çalışıyordum, uzun zaman geçtiği için bana sormuş olduğunuz davacıyı tanımıyorum, görsem belki tanırım.”şeklinde beyanda bulunmuştur. Öncelikle belirtmek gerekir ki, mahkemece talimat üst yazısına sadece dava dilekçesinin eklendiği anlaşılmakta olup, talimat yazısına ilgili bozma kararının eklenmemiş olması hatalıdır. Ayrıca mevcut durumda, tanığın bozma sonrası beyanı ile bozma öncesi beyanı arasında çelişki oluştuğu açık biçimde görülmektedir. Söz konusu çelişki giderilmeden, fazla çalışma iddiasının ispat edilemediği gerekçesi ile ret kararı verilmesi bir başka hatalı yöndür. 06.11.2018 tarihli bozma kararının gereğinin sağlıklı şekilde yerine getirilebilmesi için, tanığın yeniden dinlenmesi ve her iki beyanı arasındaki çelişkinin giderilmesi gerekmektedir. Bu itibarla davacı tanığı ...’in yeniden dinlenmesi için yazılacak talimata bozma ilamına ilave olarak, tanığın bozma öncesi talimat mahkemesine verdiği 04.11.2014 tarihli beyanı ile 22.12.2020 tarihli beyanları ve gerekirse davacının bu tanıkla birlikte çalıştığını iddia ettiği tarihlerde çekilmiş fotoğrafı da eklenerek, her iki beyanı arasındaki çelişki giderildikten sonra oluşacak sonuca göre davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasında bir karar verilmelidir.
3-Sosyal Güvenlik Kurumundan davacı tanığı ...’e ait kayıtlar getirtilmeli, bu kayıtlara göre tanığın davacı ile birlikte çalıştığı süre netleştirildikten sonra davacının hak kazandığı ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı yeniden hesaplanmalıdır.
Aynı şekilde bozma kararının ikinci bendine göre yapılacak araştırma sonucunda davacının fazla çalışma ücretine hak kazandığı belirlendiği takdirde, davacı tanığının davacı ile birlikte çalıştığı süre ile sınırlı olarak hesaplama yapılması gerektiği göz ardı edilmemelidir.
Bozma kararının gereği tam anlamıyla yerine getirilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 23.11.2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.