Esas No: 2020/7016
Karar No: 2022/1202
Karar Tarihi: 23.02.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7016 Esas 2022/1202 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, \"ks kocatepe saraylı\" ibareli markası için davalı şirketin itirazı sonucunda davanın reddine karar verildiği için markanın tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davacının talebini reddetti, istinaf mahkemesi de esastan reddetti. Temyiz eden davacı, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığı için onanmasını talep etti ancak talebi reddedildi. Kararın dayanağı, markalar arasındaki benzerlikten kaynaklanan karıştırılma ihtimalinin varlığı ve davacı tarafın kazanılmış hak ve seri marka iddialarına dayanak yaptığı markaların davacı lehine kazanılmış bir hak sağlayacak nitelikte olmadığı yönündeki kanun maddeleridir: 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 30.01.2018 tarih ve 2016/243 E- 2018/16 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 13.03.2020 tarih ve 2019/33 E- 2020/372 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, asıl ve birleşen davalarda, davacının "kocatepe", "...", "günyeli", "günce", "saraylı kahve" markaları ile ürünlerini piyasaya sunduğunu ve bu alanda pazarda belli bir yer edindiğini, 2014/37454 numara ile yaptığı "ks kocatepe saraylı" ibareli marka tescil başvurusuna, davalı şirketin 2012/112001, 2012/112003, 2003/38024, 2014/08856, 2013/105360 sayılı ve "...", "... 1949", "1949 ... şekil", "1949 ... teknolojiye inat taş değirmenden gelen hakiki tat", "1949 ... dibek" ibareli markalarına dayanarak yaptığı itiraz sonucunda, davalı TPMK YİDK'nın 08.01.2016 tarih ve 2016-M-110 sayılı kararı ile marka başvurusunun reddine karar verildiğini, oysa markasının seri marka olarak hazırlandığını, davacı markası ile redde gerekçe gösterilen markaların birbirlerine benzemediğini ileri sürerek, davalı ... Patent YİDK kararının iptalini ve müvekkiline ait markanın tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Patent ve Marka Kurumu vekili,kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili, davalı şirketin 21.03.2013 tarihinde ilgili markaları devir aldığını, davacının tamamen kötü niyetli olarak devrettiği bir marka için sürekli davalının yaptığı başvurulara itiraz ettiğini, aynı zamanda devrettiği markayla aynı özellikleri taşıyan markalarla kendi lehine tescil yoluna gittiğini, müvekkili şirketin devirden sonra yaptığı yatırımlar, koyduğu emek ve sermaye ile markasına ayırt edicilik kazandırdığını, davacının aynı nitelikte "KOCATEPE" ibaresini içeren marka başvuruları için yine aynı sebeplerle açmış olduğu Ankara 3. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2015/407E. ve 2016/72 E. saylı dosyalarında davacının davasının reddedildiğini, Ankara 3. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2016/241 E. ve Ankara 4. Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2016/267 E. sayılı dosyasında bilirkişi raporunun davalı lehine geldiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve ve tüm dosya kapsamından, davacı başvurusu ile davalı markalarının aynı tür malları kapsadığı ve marka işaretleri benzer olduğundan, taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davacı yanın kazanılmış hak ve seri marka iddialarına dayanak yaptığı markalarının, Yargıtay’ın bu husustaki yerleşik içtihatları doğrultusunda davacı lehine kazanılmış bir hak sağlayacak nitelikte olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili istinaf etmiştir.
İstinaf mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararı usule ve yasaya uygun bulunmuş, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tarafların temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.