5. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1257 Karar No: 2020/12598 Karar Tarihi: 08.10.2020
TAN ZARAR GÖREN Hazine - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/1257 Esas 2020/12598 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ağır Ceza Mahkemesi, rüşvet vermeye aracılık etmek suçundan mahkumiyet kararı verdiği bir davada, suça konu görüşme içeriklerinin tesadüfen elde edilen delil niteliğinde olduğunu ve kanıt değerinin tartışılması gerektiğini belirterek, kararı bozdu. Mahkemenin ayrıca, suçun sübutunun değerlendirilmesi için benzer bir dava ile birleştirilmesi gerektiğini ve TCK'nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini vurguladı. Kararda, CMK'nın 260/1. maddesi, 3628 sayılı Yasanın 18. maddesi, CMK'nın 138. ve 321. maddeleri, Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararı ve TCK'nın 53. maddesi detaylı bir şekilde açıklandı.
5. Ceza Dairesi 2020/1257 E. , 2020/12598 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇTAN ZARAR GÖREN : Hazine SUÇ : Rüşvet vermeye aracılık etme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi; Dairemizin 2018/3216 Esasında kayıtlı ...2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/222 Esas ve 2015/37 Karar sayılı davası ile temyize konu bu dava arasında suç ve sanıklar yönünden fiili, hukuki bağlantı olduğundan birlikte ele alınarak yapılan incelemede; CMK"nın 260/1. maddesine göre rüşvet vermeye aracılık etme suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında 3628 sayılı Yasanın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasına katılan olarak KABULÜNE karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Suça konu görüşme içeriklerinin 5271 sayılı CMK"nın 138. maddesi uyarınca tesadüfen elde edilen delil niteliğinde olduğunun anlaşılması karşısında, ilgili maddenin birinci fıkrasında yer alan “Arama veya elkoyma koruma tedbirlerinin uygulanması sırasında, yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse; bu delil muhafaza altına alınır ve durum Cumhuriyet savcılığına derhal bildirilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, söz konusu görüşmelerin Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilme şekli ve zamanı araştırılıp, kanıt değerinin bulunup bulunmadığı hususu da kararda tartışılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bu dava ile birlikte incelenen ...2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/222 Esas ve 2015/37 Karar sayılı dava dosyası arasında suçun sübutunun değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi bakımından CMK"nın 8/1. maddesinde yer aldığı şekilde hukuki ve fiili bağlantı bulunduğundan, bu davanın bahsi geçen dava ile birleştirilmesi sonrasında sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiğinin nazara alınmaması, Kabule göre de; Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanık ve müdafi ile katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.