Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/12160 Esas 2016/11941 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/12160
Karar No: 2016/11941
Karar Tarihi: 17.10.2016

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/12160 Esas 2016/11941 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/12160 E.  ,  2016/11941 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Dava Tarihi : 20/05/2014
Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 3.941,41 TL maddi, 15.000 manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine


Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat iddiasının dayanağını teşkil eden Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 06/12/2007 tarih, ..... sayılı dava dosyasının incelenmesinde, davacının uyuşturucu madde ticaretinden yargılanıp, 06/12/2007 tarihinde, beraatine dair yüzüne karşı hüküm kurulduğu, beraat kararına karşı temyiz yoluna gidilmediği, bu sebeple davacı hakkındaki beraat hükmünün 14/12/2007 tarihinde kesinleştiğinin kabulü gerektiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 142/1. maddesine göre, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat taleplerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, bu kapsamda dava dosyası incelendiğinde, tazminat talebinin dayanağı olan Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 06/12/2007 tarih, ........sayılı ceza dava dosyasında davacının (sanık) yüzüne karşı verilen beraat hükmünün temyiz edilmeksizin 14/12/2007 tarihinde kesinleştiği, buna karşın tazminat davasının bir yıllık hak düşürücü süreden sonra 20/05/2014 tarihinde açılmış olduğunun anlaşılması karşısında, süresinde açılmayan davanın reddi yerine, yargılamaya devamla davacı lehine tazminata hükmedilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, ceza infaz kurumunda fazladan kaldığı süre, olayın cereyan tarzı ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar yasal faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,


Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 17/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.














Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.