Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 19.09.2014

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 141 ve 142. maddelerine göre tazminat talep eden davacı ... vekilinin davalı Maliye Hâzinesi aleyhine açtığı tazminat davasının şartları oluşmadığı gerekçesiyle reddine dair ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/09/2014 tarihli ve 2014/169-318 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 18.05.2015 gün ve 94660652-105-65-2890-2015/10153/32130 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.06.2015 tarih ve 2015/187631 sayılı tebliğnamesi ile;
Dosya kapsamına göre suça sürüklenen çocuk ... hakkında kaçakçılık suçundan ... Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen 2013/12661 sayılı soruşturma neticesinde adı geçen hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği cihetle tazminat talebinde bulunulması üzerine, mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında gözaltı kararı bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine dair karar verilmiş ise de; suça sürüklenen çocuğun 14/11/2013 tarihinde saat 19.50 sıralarında yakalandığı 15/11/2013 tarihinde savcılık tarafından savunmasının alınarak serbest bırakıldığı, bu süre zarfında kollukta tutulduğunun ve soruşturma dosyasında mevcut 15/11/2013 tarihli suça sürüklenen çocuğun ailesine teslim edildiğine dair tutanağın da bu durumu teyit ettiğinin iddia edilmesi karşısında, bahse konu ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kapsayan soruşturma dosyası aslı getirilerek incelenmeksizin, gözaltı kararı olmaksızın suça sürüklenen çocuğun serbest bırakılmamasının kanuna ve usule aykırı olacağı, kaldı ki 5271 sayılı Kanun’un 141/e bendinde "Kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen.."denilmek suretiyle usulüne uygun olarak icra edilen yakalama işlemlerinde dahi şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar tesis edilmesi halinde tazminat talep edilebileceğinin belirtilmesi karşısında yazılı şekilde karar tesisinde isabet görülmediği görüşü ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/09/2014 tarihli ve 2014/169 esas, 2014/318 sayılı kararının bozulması talebi daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına göre davacı (suça sürüklenen çocuk) ... hakkında kaçakçılık suçundan ... Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen 2013/12661 sayılı soruşturma neticesinde adı geçen hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi üzerine tazminat talebinde bulunulduğu, mahkemece yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda davacı (suça sürüklenen çocuk) hakkında gözaltı kararı bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine dair karar verilmiş ise de; davacının (suça sürüklenen çocuğun) 14/11/2013 tarihinde saat 19.50 sıralarında yakalandığı, 15/11/2013 tarihinde savcılık tarafından savunması alınarak serbest bırakıldığının iddia edilmesi karşısında, tazminat talebinin dayanağı olarak gösterilen ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kapsayan soruşturma dosyasının aslı veya onaylı örneği getirtilip, 14/11/2013-15/11/2013 tarihleri arasında davacı hakkında verilmiş bir gözaltı kararı bulunmasa dahi, serbest bırakılmadığının tespit edilmesi halinde, Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat Verilmesine ilişkin 5271 sayılı CMK"nın 141/1 ve devamı maddelerinde belirtilen şartların davacı yönünden gerçekleşeceği, bu durumda uğranıldığı iddia edilen maddi ve manevi zararla ilgili hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir tazminata hükmedilmesi gerekeceği gözetilmeksizin, eksik araştırmaya dayalı olarak, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,
İsabetsiz olup, kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/09/2014 tarihli ve 2014/169 esas, 2014/318 sayılı kararının Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi gereğince, KANUN YARARINA BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.