Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/33356
Karar No: 2016/2081
Karar Tarihi: 08.02.2016

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/33356 Esas 2016/2081 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/33356 E.  ,  2016/2081 K.
"İçtihat Metni"

KARAR
Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan sanıklar ... ve ...’ in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1-3-a, 62/1 ve 52. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 6.080,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Kahta Sulh Ceza Mahkemesinin 16/05/2014 tarihli ve 2014/109-142 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin mercii Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/12/2014 tarihli ve 2014/3330 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.09.2015 gün ve 293113 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında: “Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 225/1. maddesinde yer alan, "Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir." şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, sanıkların haklarında açılmış dava bulunmayan ve iddianamede anlatılış tarzına göre unsurları gösterilmeyen kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan dolayı cezalandırılmalarına karar verilemeyeceği cihetle, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
I-Olay:
Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan sanıklar ... ve ... hakkında yapılan yargılama sonucunda, Kahta Sulh Ceza Mahkemesinin 16/05/2014 tarihli kararıyla, adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği, yüze karşı verilen kararın süresi içinde sanıklar tarafından itiraz edilmesi üzerine, itiraz mercii Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesince itirazın reddine karar verildiği, bu şekilde kesinleşen kararın infazı aşamasında, sanıklar hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan açılmış bir dava olmamasına karşın, ceza verildiği gerekçesiyle kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Sanıklar hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan açılmış bir dava olmamasına ve iddianamede anlatılış tarzına göre suçun unsurlarının gösterilmemesine karşın, mahkumiyetlerine karar verilmesi şeklinde ortaya çıkan hukuka aykırılığa ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2012 gün ve 3/270-88 sayılı kararında belirtildiği üzere; ceza muhakemesi hukukumuzda mahkemelerce bir yargılama faaliyetinin yapılabilmesi ve hüküm kurulabilmesi için, yargılamaya konu edilecek eylemle ilgili, usulüne uygun olarak açılmış bir ceza davası bulunması gerekmektedir. 5271 sayılı CMK’nın 170/1. maddesi uyarınca ceza davası, kural olarak Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenecek bir iddianame ile açılır. Anılan Kanunun 170. maddesinin 4. fıkrasında da; “İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
CMK"nın 225. maddesinde yer alan, “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir. Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir.” şeklindeki düzenleme gereğince de hangi fail ve fiili hakkında dava açılmış ise ancak o fail ve fiili hakkında yargılama yapılarak hüküm verilebilecektir.
Anılan yasal düzenlemelere göre, iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen eylemin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen fiil veya olaydan dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması yasaya açıkça aykırılık oluşturacaktır.
Öğretide “davasız yargılama olmaz” ve “yargılamanın sınırlılığı” olarak da ifade edilen bu ilke uyarınca, hâkim ancak hakkında dava açılmış bir fiil ve kişi ile ilgili yargılama yapabilecek ve önüne getirilen somut uyuşmazlığı hukuksal çözüme kavuşturacaktır.
İnceleme konusu somut olayda; Kahta Cumhuriyet Başsavcılığının 01.04.2014 tarihli iddianamesiyle sanık ... hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ve tehdit suçlarından, sanık ... hakkında ise sadece tehdit suçundan dava açıldığının anlaşıldığı;
Ancak, sanık ... hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan düzenlenen iddianamede sanık ...’ in müşteki ...’ a “Sen geçen gün kayınbiraderim ...’ı dövmüşsün, sana bunun hesabını soracağız, sana gününü elbet göstereceğim, seninle görüşeceğiz, bunun hesabını vereceksin, ailemin Adana ilinde milletvekili olan tanıdığımız var, ismi ... şu an soyadını hatırlamıyorum, sana gününü gösterir.” demek suretiyle tehdit ve hakarette bulunduğu belirtilmişse de, sanık ... hakkında düzenlenen iddianamede sanığın hakaret fiilini ne şekilde veya hangi sözlerle işlendiğinin açıklanmamasına,
Yine sanık ... hakkında düzenlenen iddianamede de sanığın hakaret suçunu işlediğine ilişkin bir anlatım bulunmamasına rağmen;
05.10.2011 tarihli hükümde, her iki sanık hakkında da kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret eyleminin sabit olduğu kabul edilerek, dava açılmayan ve iddianamede unsurları gösterilmeyen suçtan sanıkların mahkumiyetine karar verilmesi hukuka uygun olmamakla, bu karara yönelik itirazın mercii tarafından kabulü yerine reddine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
IV- Sonuç ve Karar:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan sanıklar ... ve ... hakkında, Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/12/2014 tarihli ve 2014/3330 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK" nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 08.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi