20. Ceza Dairesi 2015/13582 E. , 2019/596 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : . Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkumiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin; sanık ... hakkında “16/12/2011”, sanık ... hakkında “02/12/2011”, sanık ... hakkında “03/01/2012”, sanık ... hakkında “02/12/2011” ve sanık ... hakkında “04/12/2011” yerine yalnızca "04/12/2011" olarak yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
1- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile artırma ve indirme nedenleri tartışılarak yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Sanık hakkında belirlenen temel cezadan yaş küçüklüğü nedeniyle doğru şekilde 1/2 oranında indirim yapıldığı halde, uygulama maddesinin TCK"nın 31/2 yerine 31/3. maddesi olarak gösterilmesi,
b-Suç tarihinde 18 yaşından küçük olan sanık hakkında 5275 sayılı Kanun’un 106. maddesinin 4 ve 11. fıkralarına göre, hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrilemeyeceği ve 6183 sayılı kanuna göre tahsil edilmesi gerektiği gözetilmeyerek ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına karar verilmesi,
c-Sanık hakkında hükmedilen 2 yıl 1 ay hapis cezasının 5237 Sayılı TCK"nun 51/1.maddesi gereğince ertelenmesine karar verilirken aynı maddenin 3. fıkrası gereğince belirlenecek denetim süresinin mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde “2 yıl süreyle denetim altında bulundurulmasına” karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
a-Hüküm fıkrasının D-2 nolu bendinde yer alan “TCK 31/3” ibaresinin hükümden çıkartılıp yerine “TCK 31/2” ibaresinin yazılması,
b-Hüküm fıkrasının adli para cezasının taksitler halinde ödenmesine ilişkin kısmından, ""taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin suça sürüklenen çocuğa ihtarına,"" ibaresinin çıkarılmasına ve yerine, ""5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesinin 4 ve 11. fıkraları uyarınca ödenmeyen adli para cezasının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"a göre tahsil edileceğinin bildirilmesine,"" ibaresinin yazılması,
c- Denetim süresinin belirlenmesi ile ilgili kısımdaki “2 yıl” ibaresinin çıkartılarak yerine “2 yıl 1 ay” yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde ise;
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a-Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.04.2015 tarih, 2014/462 esas, 2015/135 karar ve 2014/848 esas, 2015/136 karar sayılı kararlarında da bahsedildiği üzere; gizli soruşturmacı tarafından sanıklardan birden fazla kez esrar satın alınmasının, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım-satım" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanıkların cezasının TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
b-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ... müdafileri ile sanık ..."in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
24.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.