4. Hukuk Dairesi 2019/491 E. , 2020/2836 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/06/2016 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 12/07/2018 günlü karara karşı davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 26/10/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, resmî nikâh olmaksızın yapılan evlilik sonrası gerçekleşen ayrılık nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; müvekkilinin, davalı tarafından resmi nikâhla evlenme vaadiyle kandırıldığını, davalının başka bir kadınla evli olmasına rağmen bu durumu müvekkilinden gizlediğini, tarafların birlikte oldukları süre içinde davalının müvekkilini farklı kadınlarla aldattığını ve bu ilişki nedeniyle müvekkilinin işinden ayrılmak zorunda kaldığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili; müvekkilinin davacıya hiçbir zaman evlenme vaadinde bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davacının, davalı ile bu ilişkiye başlarken reşit ve mümeyyiz olduğu, resmi olarak evlenmeden önce bu şekilde hayat sürmesinin kişisel tercihi olduğu, davalının haksız eyleminden söz edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükme karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3. maddesinde manevi tazminat davalarında istemin tamamının reddi durumunda avukatlık ücretinin tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda; açılan manevi tazminat davası tümden reddedildiğinde, davalı lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Dosya kapsamından; ilk derece mahkemesince, davanın manevi tazminat istemine ilişkin olduğu ve istemin tümden reddedildiği gözetilerek yukarıda açıklanan düzenlemeye aykırı olarak davalı lehine 2.180,00 TL maktu vekalet ücreti yerine, reddedilen talep üzerinden 14.750,00 TL nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK 373/1. maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve İlk Derece Mahkemesi kararının HMK 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.