Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/1426 Esas 2019/530 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1426
Karar No: 2019/530
Karar Tarihi: 04.02.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/1426 Esas 2019/530 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı işverenin çalışanların sigortalı çalışmalarının tespitine ilişkin davada, mahkeme davalıların diğer temyiz itirazlarını reddetmiş ve davacının davalı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespitine kısmen kabul etmiştir. Ancak mahkemenin kararı davalıların itirazları nedeniyle bozulmuştur. Hizmet tespiti davalarında çalışmayı gösteren belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği, işyerinin varlığı ve çalışma olgusunun konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, çalışmanın ispatı için eksiksiz bir şekilde belirlenmelidir. Kararda davalıların temyiz itirazı kabul edilerek kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleridir. Bu maddeler hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemekle birlikte, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği vurgulanmaktadır.
21. Hukuk Dairesi         2018/1426 E.  ,  2019/530 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2- Dava, davacının 1993-15/11/2005 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, Dairemizin 10/12/2013 tarih, 2012/20123 Esas ve 2013/23472 Karar sayılı Bozma İlamı üzerine davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliğinin kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
    Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.Çalışma olusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.Somut olayda, davacının ücret bordrosu bulunduğu halde Kurum kayıtlarına yansıtılmayan 03/03/1999-05/05/1999 tarihleri arasındaki 62 günlük çalışması yönünden davalı işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmesi doğru ise de bozmadan sonra Belediye tarafından gönderilen yazıda iki birim müdürünün isimleri ve 1997 yılında memurluktan istifa ederek başka illere yerleştikleri bildirilmiş olup adı geçen kişilerin talimat yoluyla ifadeleri alınmadan sonuca gidilmiş olması hatalı olmuştur.
    Yapılacak iş, Belediye tarafından isimleri bildirilen birim amirlerinin talimat yoluyla ifadelerini almak, bunlar dışında davacının çalışmaları konusunda bilgisi bulunan şef, amir, müdür gibi yetkili kişiler bulunup bulunmadığını belirlemek ve tanık olarak beyanlarına başvurmak, tanık beyanlarından davacının içme suyu işinde çalıştığı anlaşıldığından ... ’in kuruluş tarihini ve davalı Belediyede bulunan içme suyu şebekesi işlerinin ... ’e geçip geçmediğini belirlemek ve sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ..."ne iadesine, 04/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.