19. Ceza Dairesi 2019/33678 E. , 2021/3612 K.
"İçtihat Metni"
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu"na muhalefet suçundan sanık ..."ün anılan Kanun"un 71/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Uşak 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/01/2017 tarihli ve 2016/71 esas, 2017/5 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 30.09.2019 gün ve 94660652-105-64-9388-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/10/2019 gün ve KYB-2019/97076 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, sanık hakkında kısa kararda, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu"nun 71/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 6.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesine rağmen, gerekçeli kararda, 5846 sayılı Kanun"un 71/1 ve 5237 sayılı Kanun"un 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmasında isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
1- 5846 sayılı Kanun"un, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile değişik soruşturma ve kovuşturma usulünü düzenleyen 75. maddesindeki; "...71 ve 72. maddelerde sayılan suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması şikayete bağlıdır. Yapılan şikayetin geçerli kabul edilebilmesi için hak sahiplerinin veya üyesi oldukları meslek birliklerinin haklarını kanıtlayan belge ve sair delilleri Cumhuriyet Başsavcılığına vermeleri gerekir. Bu belge ve sair delillerin şikayet süresi içinde Cumhuriyet Başsavcılığına verilmemesi halinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir...” şeklindeki düzenlemeye göre, meslek birliğinin şikayet ve katılma dilekçelerine ekledikleri belge ve delillerin incelenmesi sonucunda;
Şikayetçi MESAM meslek Birliğinin yabancı meslek birliği UCMR-ADA ile "karşılıklı temsil anlaşması" imzaladığı, ancak suça konu yabancı eserin hak sahibi olan gerçek veya tüzel kişilerin şikayet ve temsil haklarını, adı geçen birliğe veya şirkete devrettiğine dair hukuken geçerli ve yeterli belgeleri kanuni süresi içinde dosyaya sunamadığı gözetildiğinde, sanık hakkında şikayet yokluğu sebebiyle düşme kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve sübjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı kanunun 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir.
Bu ilkeler çerçevesinde, her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi halinde zararın giderilebilmesi koşulundan bahsedilebileceği, somut olayda suçun işlenmesi ile ortaya çıkan ölçülebilir bir zarar bulunmadığı gibi, suç tarihi itibariyle sanığın adli sicil kaydının bulunmaması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmesine karşılık, katılan tarafın zararının giderilmediği gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Hususunda da kanun yararına bozma isteminde bulunup bulunulmayacağının değerlendirilmesi için Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.