22. Hukuk Dairesi 2016/3026 E. , 2016/3632 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, seçimin iptali ile yeniden seçim yapmak üzere davalıya bir kayyum tayin edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacılardan ..., ...ve ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı ... asıl davada, davalı sendikanın 5. olağan genel kurulunun 13-14.12.2014 tarihlerinde yapıldığını ve toplantının ikinci gününde zorunlu organların seçildiğini, ancak seçim sürecinde mevzuatın amir hükümlerine aykırı işlem ve eylemlerin meydana geldiğini, kanunun emredici ve amir hükümlerinde seçimlerin gizli oy esasına göre yapılacağının belirtildiğini, ancak oyların sayımı sırasında bir oyun gizli oy prensibini ihlal etmesine rağmen geçerli sayıldığının tespit edildiğini, oy pusulasının yırtılarak işaretlendiğini, söz konusu oyun geçerli sayılması ile gizli oy prensibinin ihlal edildiğini, bir oy ile de seçim sonuçlarının etkilendiğini, olağan genel kurulun bir oy farkla kaybedildiğini ileri sürerek 13-14 Aralık 2014 tarihinde yapılan 5. olağan genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ... tarafından açılan ve asıl dava ile birleşen birinci davada, 5. olağan genel kurulun seçilmiş delegeler listeye alınmadan hukuka aykırı bir şekilde toplandığını, ... il temsilciliğinin ... şubeye bağlandığını ve birleştirmenin hemen ardından mevcut yönetimin kendine müzahir dört üst kurul delegesi seçtirmeye muvaffak olduğunu, daha sonra müstakil bir şube olarak ... şubesinin kurulduğunu, ancak genel kurulun yasa ve anatüzüğe aykırı davranarak ... şubesini temsil eden üst kurul delegelerini listeden çıkardığını ve ... şubesi delegelerini dahil ettiğini, bu işlem sonrasında iki delegeyle temsil edilmesi gereken Zonguldak şubesinin dört delege ile temsil edildiğini, bu işlemin seçim sonuçlarını da tamamen değiştirdiğini ileri sürerek 13-14 Aralık 2014 tarihinde yapılan 5. olağan genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl dosya ile birleşen ikinci dava olan ... İş Mahkemesi"nin 2015/41 esas, 2015/71 karar sayılı dosyasında da, davacılar vekili, müvekkillerinin davalı sendikanın uzun yıllardır delegesi olduğunu, sendika yönetim kurulu tarafından 5. olağan genel kurulun yapılmasına ilişkin kararın sendika resmi internet sitesinde eksik olarak ilan edildiğini, sendika yönetim kurulunun delege listesini ana tüzüğe aykırı ve kötü niyetli olarak ilan etmediğini, delege listesinin delegelere verilmediği gibi gösterilmediğini, kesinleşen delege listelerine rağmen kanun ve tüzüğe aykırı olarak bir kısım şubelerde seçimler yapılarak olağan genel kurulda seçilen bu yeni delegelerin oy kullandığını, ... ve ... şubenin tüzükte belirtilen süre aşıldıktan sonra üst kurul delegelerini seçtiğini, ayrıca yasa ve tüzük hükümlerine aykırı olarak yapılan Adana adliye şubesinin olağanüstü genel kurulunun, 11.10.2014 tarihinde yapılan ... şubesi olağanüstü genel kurulunun, 12.10.2014 tarihinde yapılan ... olağanüstü genel kurulunun, 18.10.2014 tarihinde yapılan Rize şubesi olağanüstü genel kurulunun üst kurul delege seçimlerine karşı dava açıldığını ve davaların halen derdest olduğunu, seçim sonuçlarına göre kazananlar ve kaybedenler arasında çok az bir fark olduğunu, belirtilen üst kurul delege seçimlerinin iptal edilmesi durumunda seçim sonuçlarının etkileneceğini ileri sürerek 13-14 Aralık 2014 tarihinde yapılan 5. olağan genel kurulunun organ seçimlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, asıl ve birinci birleşen davanın feragat sebebiyle reddine, birleşen ikinci davanın ise davacılar organ seçiminde aday olmadıklarından hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, birleşen ikinci dava yönünden davacılar vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu"nun 3/1-f maddesinde sendikalar “Kamu görevlilerinin ortak ekonomik, sosyal ve meslekî hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar” olarak tanımlanmıştır. Anayasanın 51. maddesi ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 2/1-ğ maddesi de aynı doğrultudadır. Anayasanın 51. maddesinin son fıkrasında da sendikaların yönetim ve işleyişlerinin demokrasi esaslarına aykırı olamayacağı vurgulanmıştır.
4688 sayılı Kanun"un 8. maddesinde, genel kurulun, sendika ve şubelerin zorunlu organlarından olduğu belirtilmiştir. Genel kurulun görev ve yetkileri, aynı Kanun"un 12. maddesinde düzenlenmiş olup, maddeye göre, sendika organlarının seçimi yetkisi de genel kuruldadır. Bu itibarla, sendikanın yönetim, denetim ve disiplin kurulu üyelerinin belirlendiği genel kurulların, demokratik esaslar doğrultusunda icra edilmesi, sendika içi demokrasinin gerçekleşmesi yönünden son derece önemlidir. Bu cümleden olarak, bir sendikanın demokratik yapıya sahip olup olmadığına ilişkin en somut ölçüler genel kurulun yapısı ve işleyişinde aranmalıdır (ŞAHLANAN, Fevzi, Sendikaların İşleyişinin Demokratik İlkelere Uygunluğu, İstanbul, 1980, sh.119).
4688 sayılı Kanun"un 11. ve 43. maddeleri atfı ile somut olayda uygulanması gereken 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun 15. maddesinin ikinci fıkrasına göre “Bakanlık veya kuruluş ya da şubesinin üye ve delegeleri; kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olarak genel kurul ve seçim yapılması veya seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük ya da kanuna aykırı uygulama iddiasıyla, bu işlemlerin veya genel kurulun iptali için genel kurul tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabilir. Dava basit yargılama usulüne göre iki ay içerisinde sonuçlandırılır. Kararın temyizi hâlinde Yargıtayca on beş gün içinde kesin olarak karara bağlanır.”
Somut olayda, temyiz konusu birleşen ikinci dosya davacıları, dava konusu olağan genel kurula delege sıfatıyla iştirak etmişlerdir. Açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında, delege sıfatını haiz davacıların genel kurulda icra edilen organ seçimlerinin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla iptalini talep edebilecekleri tartışmasızdır. Bu itibarla, mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davacıların aday olmadıkları gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.