4. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/9359 Karar No: 2012/1300 Karar Tarihi: 02.02.2012
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2011/9359 Esas 2012/1300 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2011/9359 E. , 2012/1300 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı Maliye Bakanlığı"na izafeten ... Muhakemat Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... (... Beton) Madencilik San. Tic. AŞ. aleyhine 15/07/2004 gününde verilen dilekçe ile kaçak alınan maden bedelinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacının aktif husumeti bulunmadığından davanın reddine dair verilen 15/03/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, izinsiz çıkarılan maden bedelinin ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı hazine dava dilekçesinde, ... ... Köyü sınırları dahilindeki dava dışı şirketin ruhsatlı sahasından davalının hiçbir yasal dayanağı olmadan kaçak faaliyette bulunduğunun ruhsat sahibi şirket tarafından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı"na şikayet edilmesi üzerine görevlendirilen heyetin incelemesi üzerine 21/04/2002-21/08/2003 tarihleri arasında çıkarılan kaçak malzeme miktarının 81.600 m3 olarak belirlendiğini bildirerek çıkarılan malzeme bedelinin ödetilmesini istemiştir. Davalı cevabında, söz konusu sahada üretilen malzemenin maden olmayıp taşocağı malzemesi olduğunu ve kendisinin buradan taşocağı malzemesi çıkarttığını, sözkonusu alanın özel mülkiyete konu olup devletle ilgisinin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, maden hakkının ruhsat sahibi ... Madencilik Paz. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti"ne ait olduğundan bu hakkın ihlali halinde dava açma hakkının da bu şirkete ait olduğu gerekçesiyle davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Maden Kanunu"nun 4. maddesi uyarınca "Madenler, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır." Madenin mülkiyet hakkına devlet sahip olup, özel ve tüzel kişilere işletme ruhsatı veren de devlettir. Bu nedenle hakkın asıl sahibinin haktan oluşan hak ve yetkileri kullanması, haktan tasarruf etmesi asıldır. Nitekim, 3213 sayılı yasanın o tarihte yürürlükte bulunan 12/son maddesi ile 5177 sayılı yasa ile değişen halinde de "Maden hakkı olmayan kişiler tarafından çıkarılan cevherlere geçici olarak el konularak bunlar hakkında 1. fıkra hükümleri uygulanır. Bu şekilde maden çıkarılması Devlet malına karşı işlenmiş fiil sayılır." Bu yasal düzenleme karşısında maden hakkı olmayan kişi tarafından cevherin çıkarılması devlete karşı işlenmiş fiil sayılacağından çıkarılan cevherin bedelini isteme konusunda dava açma hakkının da hazinede bulunduğunun kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken mahkemenin bu yönü gözetmeden verdiği karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.