MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki birleşen kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali ve tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen, birleşen davanın tamamen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-K A R A R-
Davacı vekili, asıl dava ve birleşen dava ile ıslah dilekçelerinde müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, muhtelif tarihlerde kendisine gelen iki ihtarnamede hangi aylara ait olduğu belirtilmeden toplam borçtan sözedildiğini, ihraç kararının tebliğ edilmediğini, müvekkiline ait dairenin kooperatifçe satılmış olabileceğini ileri sürerek müvekkilinin kooperatif üyeliğinin tespiti ile 22.04.2004 tarihli ihraç kararının iptaline, kendisine daire tahsisine, bu mümkün olmadığı takdirde 40.936.00 TL" nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının hakkında çıkarılma kararı verilene kadar kooperatif üyesi olduğunu, yedi yıldır ödeme yapmaması nedeniyle iyiniyetli olmadığını, kendisine usulüne uygun ihtarnameler gönderildiğini savunarak asıl davanın ve birleşen davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davacıya Kooperatifler Kanunu" nun 16. maddesi doğrultusunda birinci ihtarın tebliği ve 10 günlük sürenin geçmesi beklenmeden ikinci ihtarın keşide edildiği, bu ihtarın birinci ihtarname ile aynı gün tebliğ edildiği, davalı kooperatifçe davacıya tahsis edilebilecek daire bulunmadığı, davacının 40.936.00 TL tazminat isteyebileceği gerekçesiyle, davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespitine, üyelikten ihracına ilişkin kararın iptaline, kendisine tahsis edilebilecek daire bulunmadığından 40.936.00 TL daire bedeli karşılığı tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, daire tahsisi isteğinin reddine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 20.09. 2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.