19. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1150 Karar No: 2018/3027 Karar Tarihi: 28.05.2018
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1150 Esas 2018/3027 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2017/1150 E. , 2018/3027 K.
"İçtihat Metni"
.....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya toplam 24.170,64 TL bedelli faturalar ile gıda maddesi sattığını, davalının borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek davalının şimdilik 1.000 TL"ye itirazının iptaline, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin aldığı malların bedelini tamamen davacıya ödediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, HMK"nun 109. maddesi gereğince talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi davanın açılamayacağı gerekçesiyle davanın usul yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 30.4.2014 tarih 2014/3666 E.2014/8159 K.sayılı ilamı ile "Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını araştırarak dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verilerek bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmezse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddebilir. (HMK 115/2). O halde somut olayda, davacıya tam dava açması, dava değerini belirlemesi ve harcını ikmal etmesi için kesin süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.’’ gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporlarına göre, davacı şirket vekilinin ceza dosyasındaki beyanında davacının satış elemanı ......bakiye alacaktan 40.641,03 TL yi nakten tahsil edip, davacı şirkete ödemediğinin kabul edilmesi karşısında davacının 31/12/2011 tarihi itibariyle ticari defter kapanış kayıtlarına göre kabul edilen 40.641,00 TL harici nakten ödemenin kabulü sonucunda davacı ticari defter kayıtlarına göre davalı taraftan 5.020,39 TL fazla tahsilat yapıldığı sonucunun çıktığı, davacı tarafca davanın ispatı yönüyle davalı tarafa 6100 sayılı HMK 225-227. maddeleri uyarınca yapılan yemin teklifinin davalı tarafça kabul edilerek dava ve takibe konu fatura bedellerinin davacı alacaklıya ödendiğine ilişkin yeminli beyanda bulunulduğu gerekçesiyle davacının usulen kanıtlanmayan davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 28/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.