2. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/8234 Karar No: 2020/997
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/8234 Esas 2020/997 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2019/8234 E. , 2020/997 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından; birleşen davanın reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca karşılıklı boşanma davaları ikame edilmiş, ilk derece mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, kadının kusursuz, erkeğin ise tam kusurlu olduğu kabul edilerek; erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile boşanmaya ve fer"ilerine ilişkin hüküm kurulmuştur. İlk derece mahkemesinin bu kararma karşı davacı- davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince, davalı-davacı kadının, verilen kesin süre içerisinde tanıklarının isim ve adreslerini mahkemeye bildirmediği, davalı-davacı kadın tanığı ..."ın, davacı-davalı erkek tarafından TMK 164. madde gereğince terk hukuki sebebine dayanarak açılan boşanma davasında tanık olarak bildirdiği ve birleşen davanın ispatı yönünden hükme esas alınamayacağı davalı-davacı kadının davasının reddi gerektiği, davacı-davalı erkeğin davasının reddinin ise doğru olduğu yönünde hüküm kurulmuştur. Bu karara karşı davalı-davacı kadın tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-davacı kadın tarafından açılan birleşen davada usulüne uygun olarak tanık deliline dayanıldığı, davacı-davalı erkek tarafından açılan davanın, dava dilekçesinin kadına usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiği ve kadının süresinde cevap dilekçesi sunarak tanıkları Selin ve Kadriye"nin isimlerini bildirdiği, tanık Kadriye"nin ise adresini daha sonra bildireceğini beyan ettiği, davalı-davacı kadının tanık Kadriye’yi ilk celsede dinlenmesi için hazır ettiği anlaşılmıştır. Davalı-davacı kadın, birleşen davada dava dilekçesinde ve yasal süresi içerisinde sunduğu cevap dilekçesi içeriğinde, iddialarını ileride dinleteceği tanıklarla ispat edeceğini belirtmek suretiyle, usule uygun şekilde tanık deliline dayanmış ve tanıklarının isimlerini bildirmiş olup dinlenen tanık beyanları uyarınca davacı-davalı erkeğin, davalı-davacı kadının önceki evliliğinden olan kızını istemediği, kızının ortak konuta gelmesi durumunda evden gitmesini söylediği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı-davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü gerekir. O halde davalı-davacı kadının boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 11.02.2020 (Salı)