Esas No: 2021/3102
Karar No: 2022/13521
Karar Tarihi: 28.06.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2021/3102 Esas 2022/13521 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın özel belgede sahtecilik suçundan yargılandığı dava sonucunda mahkeme tarafından beraat kararı verilmiştir. Ancak yapılan incelemede, sanığın eyleminin Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi uyarınca suç teşkil ettiği belirlenmiştir. Bu suçun türü ve üst sınırına göre olağanüstü dava zamanaşımı süresi geçmiş olduğundan, kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. Kanunun ilgili maddeleri olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e ve 67/4 maddeleri ile birlikte 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8 ve 1412 sayılı CMUK'nin 321 ve 322. maddeleri uyarınca işlemiş ve uygulanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Sanığın üzerine atılı, katılan adına sahte GSM hattı abonelik sözleşmesi ve numara taşıma talep formu düzenlemekten ibaret eylemin, hüküm tarihinden önce, 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 104. ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz veya yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz” ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri karşısında, özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın eylemine uyan "5809 sayılı Kanun'a aykırılık” suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen olağanüstü dava zamanaşımının, 06.05.2010 olan suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği ve bu itibarla Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun’un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 28.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.