Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6710
Karar No: 2022/1296
Karar Tarihi: 28.02.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/6710 Esas 2022/1296 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkili şirketten yatırılan parayı geri istedi ve Almanya'daki bir mahkemede açılan davada müvekkilinin lehine karar çıkmadığını, bu kararın da temyiz edildiğini belirterek, Almanya mahkemesinin kararının tanınmasını talep etti. Davalı vekili ise kararın tanıma şartlarını taşımadığını ileri sürerek reddini istedi. İlk derece mahkemesi, 7194 sayılı yasanın geçici 4. maddesi gereğince karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm verdi. Ancak vekalet ücretine ilişkin karar vermedi. Yargıtay ise vekalet ücretine yönelik temyiz itirazını kabul etti ve davalı lehine vekalet ücreti hükmedilmediğini belirterek kararın bu nedenle bozulmasına karar verdi. Yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından, karar HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltildi ve onandı. 7194 sayılı yasanın 41. maddesiyle 3332 sayılı yasa'ya eklenen geçici 4. maddesi ise menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır. Davalının kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 3332 sayılı Kanun'un Geçici 4/2. Maddesi ve AAÜT'ne göre hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı ...Ş.'den tahsili ile davalıya verilmesine karar verildi.
11. Hukuk Dairesi         2021/6710 E.  ,  2022/1296 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 15.01.2021 tarih ve 2020/319 E. - 2021/30 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalının, müvekkili şirkete yatırdığını iddia ettiği paranın iadesi için Almanya Wuppertal Asliye Hukuk Mahkemesinin 4 O 138/10 numaralı dosyasından müvekkili şirket aleyhine alacak davası ikame ettiğini, yapılan yargılama sonucunda ise davanın müvekkili şirket açısından reddine karar verildiği, işbu karara karşı temyiz yoluna başvurulmuş ise de Düsseldorf Yüksek Eyalet Mahkemesi'nin I-16 U 104/11 numaralı dosyasından verilen 30/10/2012 tarihli karar ile temyiz başvurusunun da reddine karar verildiğini, ilgili kararın kesinleştiğini, Almanya Wuppertal Asliye Hukuk Mahkemesinin 4O 138/10 numaralı dosyasından verilen 05/05/2011 tarihli kararın MÖHUK 58. madde de öngörülen şartları taşıdığını beyanla Almanya Wuppertal Asliye Hukuk Mahkemesinin 4O 138/10 numaralı dosyasından verilen 05/05/2011 tarihli kararın tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, tanınması istenen mahkeme kararının 5718 sayılı MÖHUK'da düzenlenen tanıma şartlarını haiz olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, uyulan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca taraflar arasında görülmekte olan davanın 05.12.2019 tarihinde 7194 sayılı Yasa’nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa’ya eklenen geçici 4. maddesi kapsamında olduğu gerekçesiyle açılan dava ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Ancak, 7194 sayılı Yasa'nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa'ya eklenen geçici 4. maddesi “… görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır." hükmü içerdiğinden mahkemece davalı vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmamış, kararın bu nedenle temyiz eden yararına bozulmasına karar vermek gerekmiş ise de; tek başına bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, kararın HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin tüm davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte gösterilen sebeple davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile 15.01.2021 tarihli mahkeme kararının üçüncü fıkrasında yer alan “taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına” ifadesinin hükümden çıkartılarak yerine “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 3332 sayılı Kanun'un Geçici 4/2. Maddesi ve AAÜT'ne göre hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı ...Ş.'den tahsili ile davalıya verilmesine” ibaresinin eklenmesine kararın düzeltilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 28/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi