
Esas No: 2015/27960
Karar No: 2017/7608
Karar Tarihi: 03.10.2017
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/27960 Esas 2017/7608 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanık hakkında başlatılan haciz talebinden önce alacağını üçüncü bir şirkete muvazaalı olarak devrettiğinin iddia edilmesi karşısında; bu devrin alacaklısını zarara sokmak maksadıyla yapılıp yapılmadığının tespiti için, tarafların göstereceği her türlü delilin toplanıp, gösterecekleri tanıklar dinlenip, sanık hakkında aciz belgesi alınıp alınmadığı ile, borcu karşılamaya yetecek başka mal varlığı bulunup bulunmadığı, ayrıca sanıklar arasında akrabalık veya başka bir yakınlık ilişkisi olup olmadığı konusunda araştırma yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
2- Sanığın savunmasının tespiti için adresi mahkemesi olan Trabzon İcra Ceza Mahkemesine yazılan talimata istinaden anılan mahkemenin sanık adına doğrudan Tebligat Kanun"un 21/2. maddesine göre tebligat çıkarttığı, bu nedenle yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla; usulüne uygun tebligat yapılmaması sebebiyle sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
3- Kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği halde, sonuç olarak ağır para cezasına karar verilmek suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kabule göre de;
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 331. maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaşma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaşmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 03.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.