21. Hukuk Dairesi 2018/1798 E. , 2019/520 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, sigortalı çalışanlara ödenen yol yardımlarının sigorta pirimine esas kazanca dahil edilerek tahsil edilen pirim tutarlarının her aya ilişkin pirimin kuruma yatırıldığı tarihi takip eden ay başından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, davanın 33.059,07 TL"lik kısmı konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, fazlaya ilişkin sair taleplerin reddine karar vermiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
KARAR
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacı vekilinin tüm, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, 01.10.2008 tarihinden önce ödenen yol ve yemek yardımlarının sigorta primine esas kazaca dâhil edilmemesi gerektiğinin tespiti ile yersiz ödenen primlerin yasal faizi ile tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, Dairemizin 22/03/2016 tarih 2015/18454 Esas ve 2016/4862 Karar sayılı Bozma İlamı üzerine, davanın 33.059,07 TL"lik kısmı konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığını, fazlaya ilişkin sair taleplerin reddine karar verilmiştir.Somut olayda, 11/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine 3. fıkra olarak eklenen düzenleme gereğince davacının Kuruma yaptığı başvurudan sonra Kurum tarafından davacıya ödeme yapıldığı, Kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediği anlaşıldığından davalı Kurum aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve Yasa"ya aykırı olup bozma nedenidir.Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK"nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin 3. bendinin tamamen silinerek yerine; “11/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine 3. fıkra olarak eklenen düzenleme gereğince davacının Kuruma yaptığı başvurudan sonra Kurum tarafından davacıya ödeme yapıldığı, Kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediği anlaşıldığından Kurum aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, davanın reddedilen kısmı yönünden A.A.Ü.T. gereğince davalı Kurum lehine takdir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Kuruma verilmesine,” yazılmasına,
2- Hüküm fıkrasının yargılama giderlerine ilişkin 6. bendinin tamamen silinerek yerine; “11/09/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64. maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7. maddesine 3. fıkra olarak eklenen düzenleme gereğince davacının Kuruma yaptığı başvurudan sonra Kurum tarafından davacıya ödeme yapıldığı, Kurumun dava açılmasına sebebiyet vermediği anlaşıldığından Kurum aleyhine yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,” yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 04/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.