18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10436 Karar No: 2016/1950 Karar Tarihi: 04.02.2016
Yaralama - hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/10436 Esas 2016/1950 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/10436 E. , 2016/1950 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Yaralama, hakaret HÜKÜMLER : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanınının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, A. Sanık ..."e yükletilen katılan ..."a yönelik yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanınının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenleme, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş ise de, infaz aşamasında resen dikkate alınabileceğinden bu husususun bozmayı gerektirmediği, Anlaşıldığından, sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, B. Diğer hükümlere yönelik temyize gelince; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanıkların tevlevizyon kanalının değiştirilmesi nedeniyle katılanlara karşı gerçekleştirdiği hakaret eylemlerinin aynı olay çerçevesinde çıkan tartışmada ve araya zaman aralığı girmeden bir suç işleme kararı ve kastı ile işlenmesi nedeniyle TCK"nın 125/1. maddesi ile belirlenecek cezaların anılan Kanunun 43/2. maddesi uyarınca artırılması gerekirken, katılan sayısınca ayrı ayrı mahkumiyet hükmü kurulması, 2- Katılan ..."ın, sadece Celal ile kavga ettiği; katılan ..."nun da sadece sanık Abudullah"ın kendisine saldırdığına ilişkin anlatımları ile katılan ..."in adli muayene raporunda her hangi bir darp ve cebir izi bulunmadığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; yaralama suçlarından eksik ve yetersiz gerekçeyle karar verilmesi, 3- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin düzenlemenin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması, Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ... ile ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.