Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/12862 Esas 2012/1214 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/12862
Karar No: 2012/1214
Karar Tarihi: 01.02.2012

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/12862 Esas 2012/1214 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde başlayan bir davada, yaralamalı trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat talep edilmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Davacı, ıslah dilekçesiyle talep sonucunu artırmıştır. Ancak, yerel mahkeme ıslah ile artırılan bölümün zamanaşımı nedeniyle reddetmiştir. Yargıtay, ıslaha karşı zamanaşımı definde bulunulamayacağını ve ıslahın, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceğini belirttiği için kararın bozulmasına hükmetmiştir. Kararda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176, 177/1 maddelerine dikkat çekilmiştir. Bu maddeler, ıslahın, zaman aşımı süresi içinde yapılabileceği ile ilgilidir.
4. Hukuk Dairesi         2010/12862 E.  ,  2012/1214 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 08/07/2003 gününde verilen dilekçe ile yaralamalı trafik kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/06/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, haksız eyleme dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Yargılamanın devamı sırasında düzenlenen tazminat bilirkişi raporunda sürekli maluliyete ilişkin zararının istemden daha fazla olduğunun belirlenmesi üzerine davacı, 05.01.2010 günlü ıslah dilekçesini vererek dava dilekçesindeki talep sonucunu artırmış ve bilirkişi raporunda belirlenen zarar miktarına göre bakiye zararını istemiştir. Davacının ıslah dilekçesinde ileri sürdüğü istem, yeni bir dava niteliğinde olmayıp dava dilekçesindeki istek sonucunun artırılması biçimindedir. Bu nedenle sadece dava dilekçesine karşı ileri sürülebilecek olan zamanaşımı itirazı ıslaha karşı ileri sürülemez. Islah, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 176. ve devamı maddelerinde düzenleme altına alınmıştır. Anılan kanunun 177/1 maddesinde de ıslahın, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabileceği açıkça düzenlenmiştir. Şu durumda, ıslaha karşı zamanaşımı definde bulunulamaz. Zira ıslah, yeni bir dava olmayıp sadece dava dilekçesinde yapılan bir değişikliktir. Açıklanan yasal düzenleme karşısında; yerel mahkemece, ıslah ile artırılan bölümün zamanaşımı nedeniyle reddedilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) sayılı bentlerde gösterilen nedenle BOZULMASINA; diğer temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.