Esas No: 2020/5231
Karar No: 2022/1421
Karar Tarihi: 02.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/5231 Esas 2022/1421 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, müvekkili ile davalı arasındaki akaryakıt bayiliği sözleşmesine dayalı olarak davalıya ait taşınmazda müvekkili lehine intifa hakkı tesis edildiğini belirterek, sözleşmenin fiilen imkansız hale gelmesi üzerine, intifa hakkının geçersiz kalan süresi yönünden ödenen bedelin güncellenmiş değeri olan 1.248.314.- TL'nin ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise intifa bedelinin kaldığı şekilde ödenmesi gerektiğini ve talebin zamanaşımına uğradığını savunmuştur. Mahkeme, tarafların temyiz itirazlarını reddetmiş ve intifa bedeline ilişkin talebi kısmen kabul etmiştir.
Kanun maddeleri:
- Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 352. maddesi gereğince, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması nedeniyle taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
- Borçlar Kanunu'nun 117. maddesi gereğince, sözleşmenin ifası mümkün olmaz hale geldiğinde taraflar kusurlu değilse, yapılan giderleri geri almak için bir hakka sahiptirler.
- Türk Ticaret Kanunu'nun 1453.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce bozmaya uyularak verilen 05/12/2019 tarih ve 2019/658-2019/993 sayılı kararın Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak istenmiş olup, duruşma için belirlenen 01.03.2022 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ...ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasındaki bayilik sözleşmesine dayalı olarak akaryakıt bayiliği yapılan davalıya ait taşınmazda müvekkili lehine intifa hakkı tesis edildiğini, Rekabet Kurulu'nun 12.03.2009 tarihli duyurusu üzerine sözleşmenin fiilen imkansız hale geldiğini belirterek, taşınmazda yapılan kalıcı yatırımların ve intifa sözleşmesinin geçersiz kalan süresi yönünden ödenen bedelin, güncellenmiş değeri olan 1.248.314.- TL'nin 12.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşmeyi imzaladığı tarihte Rekabet Kurulu'nun grup muafiyetine yönelik tebliğini ve 5 yıldan fazla süreli bayilik sözleşmelerinin geçersiz olduğunu bilmekte olduğunu, bu nedenle davacının geçersiz kalan süreye ilişkin intifa bedelini talep edemeyeceğini, intifa bedelinin 5 yıllık süre için verildiğinin kabulü gerektiğini, kaldı ki davacının ödediği bir intifa bedeli bulunmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını, Rekabet Kurulu kararından sonra sözleşme yapılmamasından davacının sorumlu olduğunu, sebepsiz zenginleşmenin şartlarının oluşmadığını, davacının iadesini istediği bedelin afaki olduğunu, sözleşmede iadeye yönelik bir düzenleme bulunmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, ilk kararda hükmolunan 305.000.- TL sabit yatırım bedeline ilişkin karara yönelik tarafların tüm temyiz itirazları reddedildiğinden kesinleştiği, geçersiz kalan süreye tekabül eden intifa bedelinin herhangi bir güncelleme yapılmaksızın, olduğu haliyle davacıya ödenmesi gerektiğine bozma ilamında işaret edildiği, bilirkişi raporunda açıklandığı şekilde intifa hakkının süresinden önce 27.09.2010 tarihi itibariyle terkin edildiği, toplam intifa bedelinin 792.674.- TL olup, intifa süresinin 16 yıl belirlendiği, ödenen bu bedelin intifa hakkının 16 yıl devam edeceği düşüncesiyle yapıldığı, ancak 16 yıllık süre dolmadan 27.09.2010 tarihinde intifanın terkin edildiği, bu tarihten sonra kalan sürenin 3.397 gün olduğu, güncelleme yapılmaksızın geçersiz kalan süreye isabet eden intifa bedelinin 460.765,50 TL olarak belirlendiği gerekçesiyle sabit yatırım bedeli talebi hakkında yeniden hüküm verilmesine yer olmadığına, intifa bedeline ilişkin talebin kısmen kabulüne, 460.765,50 TL intifa bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınarak yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 23.606,17 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 02/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.