MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ... İdaresi"nin temyiz isteminin nakil aracının müsaderesine yönelik olduğu kabul edilerek bu talebe hasren yapılan incelemede;
Nakil aracının müsaderesi talebi ile ilgili açılmış bir dava bulunmadığı gözetilerek katılan ... İdaresi"nin temyiz inceleme isteğinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesiyle yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemlerine yönelik yapılan incelemede;
Sanıklar hakkında hükmolunan hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olarak 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesi uygulanmamış ise de bu hususun infaz sırasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişikliklerle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip yine 01/06/2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı
Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca, hükümden adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin bendin sonucundan taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtaratına ilişkin kısmın çıkartılması ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık ..."ın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
29/01/2014 tarihli olaya ilişkin olarak ise, sanık ..."dan ele geçen 180 paket kaçak sigaranın alıcısının sanık ... olduğu yönünde iletişimin tespiti tutanakları bulunduğu ancak sanık ..."ın hazırlık hareketleri aşamasından öteye geçen bir fiilinin bulunmaması ve icrai hareketlere başlanmadığı gözetilerek unsurları itibariyle oluşmayan suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-Sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulan ilk olayın suç tarihinin 08/01/2014 ve ikinci olayın suç tarihinin 29/01/2014 olduğu, her iki olayın da iddianamesinin 15/04/2014 tarihinde düzenlendiği, sanığın üzerine atılı eylemlerin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanığın eylemlerinin TCK.nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde ayrı ayrı mahkumiyet hükmü tesisi,
2-08/01/2014 tarihli olaya ilişkin olarak sanığın ticari amaçla bulundurduğu kaçak ve bandrolsüz sigaralarla yakalanması nedeniyle eylemin tamamlanmış olmasına rağmen 5607 sayılı Kanunun 3/21. fıkrasında düzenlenen "yukardaki fıkralarda tanımlanan fiiller, teşebbüs aşamasında kalmış olsa bile, tamamlanmış gibi cezalandırılır." hükmü de gözetilmeden, eylemin teşebbüs aşamsında kaldığı kabul edilerek eksik cezaya hükmolunması,
3-01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip yine 01/06/2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükten bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Sanık ..."nın temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
İddianamede sanık olarak gösterilmiş ise de hakkında gerek iddianamedeki sevk maddeleri içerisinde gerekse de iddianamenin anlatım bölümünde neden dava açıldığının, hangi eylem nedeniyle iddianameye konu edildiğinin belirtilmemesi karşısında, sanık hakkında mahkemece hangi gerekçe ile mahkumiyet hükmü verildiği karar yerinde tartışılmadan gerekçesiz hüküm tesisi,
Kabule göre de;
01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip yine 01/06/2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81.maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlyacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi durumunda
hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Sanık ... müdafiinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulan ilk olayın suç tarihinin 08/01/2014, ikinci olayın suç tarihinin 29/01/2014 ve üçüncü olayın suç tarihinin ise 03/02/2014 olduğu, her üç olayın da iddianamesinin 15/04/2014 tarihinde düzenlendiği, sanığın üzerine atılı eylemlerin benzer mahiyette olduğu dikkate alınarak suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre sanığın eylemlerinin TCK.nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde ayrı ayrı mahkumiyet hükmü tesisi,
2-01/03/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5. maddesi ile yapılan değişiklikle 5237 sayılı TCK.nun 50/6. madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip 5275 sayılı Yasanın 106. maddesinin 4. ve 9. fıkralarının yeniden düzenlenip yine 01/06/2014 tarihli 6545 sayılı Yasanın 81. maddesi ile 3. ve 8. fıkralarındaki değişiklikler ve 10. fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde adli para cezasının ödenmemesi durumunda hapse çevrileceğinin belirtilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.06.2017 günü oybirliğiyle karar verildi.