5. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/5546 Karar No: 2019/16758 Karar Tarihi: 21.10.2019
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/5546 Esas 2019/16758 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2019/5546 E. , 2019/16758 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkini istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ... köyü 463,464 ve 585 parsel sayılı taşınmazlara net geliri esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; 1-İlk karar davalı vekilince temyiz edilmiş olup, ilk kararda bozma konusu olmayan hususlar temyiz eden yönünden kesinleşmiştir. Bu durumda 464 ve 586 parsel sayılı taşınmazların arta kalanında değer azalışı bedeline hükmedilmiş olması temyiz eden davalı yönünden usuli kazanılmış hak oluşturduğu gözetildiğinde, bozma sonrası yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, bozma öncesi tespit edilen bedele dava tarihinden dört ay sonrası olan 23.05.2013 tarihinden ilk karar tarihine, bozma sonrası tespit edilen fark bedele ise kararın kesinleşme tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.