Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, katılanlar vekillerinin, yalnızca sanıklar hakkında kurulan beraat hükümlerini temyiz ettikleri belirlenerek, dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: A) Sanık ..."e yükletilen kasten yaralama eylemine ve yükletilen suça yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, B) Sanık ..."a yükletilen kardeşe karşı kasten yaralama ve tehdit suçlarına yönelik beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde ise; 1-... Devlet Hastanesi"nin 30/07/2010 tarih ve 4622 sayılı kesin nitelikli doktor raporunda, katılan ..."in basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir şekilde yaralandığının bildirilmesi karşısında, katılanın olayın hemen ardından verdiği soruşturma aşamasındaki beyanı ve bu beyanı doğrulayan adli muayene raporuna neden itibar edilmediği açıklanmadan, eksik kovuşturma ve yetersiz gerekçeyle beraat kararı verilmesi, 2-Tanıklardan ..."in beyanında, sanık ..."ın katılan ..."e hitaben ""Seni sinkaf ederim, seni öldürürüm"" dediğini beyan etmesi karşısında; bu tanığın anlatımı yöntemince tartışılıp, irdelenmeden hangi anlatımın hangi nedenle üstün tutulduğu yöntemince açıklanmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.