23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/599 Karar No: 2020/2435 Karar Tarihi: 02.07.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/599 Esas 2020/2435 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Tasarrufun iptali davası sonucunda kazanan alacaklının tasarrufun iptaline konu edilen taşınmaz borçlununmuş gibi haciz ve satış talebinde bulunabileceği ve sonradan lehine ipotek tesis edilen alacaklılar ile haciz uygulayan alacaklıların iptal edilmiş tasarruf oranında davayı kazanmış alacaklıya karşı önceliği bulunmadığı gerekçesiyle, sıra cetveline itiraz davasının reddine karar verildi. Kanun maddeleri olarak Borçlar Kanunu'nun 251. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu'nun 93. maddesi uygulandı.
23. Hukuk Dairesi 2017/599 E. , 2020/2435 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalının dava dışı borçlular aleyhine tasarrufun iptali davası açtığını tasarrufun iptaline karar verildiğini, borçluya ait taşınmazların satışının yapıldığını, 25.12.2012 tarihinde düzenlenen sıra cetvelinde bütün alacağın davalı bankaya ayrıldığını, müvekkilin dosyasına 2. sırada yer verildiğini, müvekkili alacağının ipotek alacağı olduğunu 1. sırada yer alması gerektiğini, davalının alacağının kambiyo senedine dayandığını, alacağın gerçek bir alacak olduğunun ispatlaması gerektiğini, ileri sürerek davalının 1. sırasındaki alacağının ve sırasının iptali ile davalıya ayrılan payın müvekkili bankaya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, alacağının kredi sözleşmesinden kaynaklandığını, tasarrufun iptali davası sonucu tasarruf konusu malı borçlununmuş gibi haciz ve satışını isteyebileceğini savunarak davanın reddini istemiştir Mahkemece iddia, savunma, ve dosya kapsamına göre, tasarrufun iptali davası neticesinde davayı kazanan alacaklının tasarrufun iptaline konu edilen taşınmaz borçlununmuş gibi haciz ve satış talebinde bulunabileceği, sonradan lehine ipotek tesis edilen alacaklılar ile haciz uygulayan alacaklıların iptal edilmiş tasarruf oranında davayı kazanmış alacaklıya karşı önceliği bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 02.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.