Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7066
Karar No: 2022/1499
Karar Tarihi: 03.03.2022

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/7066 Esas 2022/1499 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taşıma işlemine ilişkin sigorta poliçesi gereği, canlı yayın aracında meydana gelen hasardan dolayı sorumlu olan davalı, Türkiye'deki acentenin aracılığıyla yapılan taşıma sözleşmesine istinaden düzenlenen konişmentoya yabancı mahkemeye işaret eden yetki şartı koyarak Türk mahkemelerinin münhasır yetkisini ortadan kaldırmaya çalışmıştır. Ancak bu yetki şartının geçersiz olduğu gerekçesiyle davalının milletlerarası yetki itirazının kabul edildiği ve davanın usulden reddine karar verildiği davada, Yargıtay temyiz incelemesi sonucunda karar bozulmuştur. Davanın esastan yeniden görülmesi gerektiği belirtilirken, kanun maddeleri olarak MÖHUK 47/1 ve TTK 105/2 değerlendirilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2020/7066 E.  ,  2022/1499 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 17. Ticaret Mahkemesince (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla) verilen 16.07.2019 tarih ve 2018/482 E. - 2019/344 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 18.06.2020 tarih ve 2019/2660 E. - 2020/639 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı ile dava dışı sigortalı Hitachi Kokusai Electric Turkey San. Tic. A.Ş arasında nakliyat emtia sigorta poliçesinin imzalandığını, sigortalıya ait Mercedes marka canlı yayın aracının, davalı ile yapılan 11.12.2016 tarihli konşimento tahtında davalıya ait flat tipi konteynıra istiflendiğini, ancak deniz nakliyesi sırasında emtiada hasar meydana geldiğini, bu nedenle meydana gelen hasardan davalının TTK'nın 1178. maddesi uyarınca sorumlu olduğunu, aynı Kanun'un 1472. maddesi uyarınca zararı sigortalıya tazmin eden davacının sigortalının tüm haklarına halef olduğunu belirterek, haksız olarak davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, kırkambar taşımalarında konşimentoların arka yüzüne taşıma şartlarının yazıldığını, bu şartların navlun sözleşmesi olarak kabul edilmesinin gerektiğini, konşimentonun ön yüzünde, konşimentonun arka yüzünde hukuk seçimi ve milletlerarası yetki şartının bulunduğunun belirtildiğini, arka yüzündeki 26. maddede yetki şartı olarak Londra'daki İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesi'nin kaza yetkisinin olduğunun belirtildiğini, davalı şirketin Danimarka'da kurulan yabancı bir şirket olduğunu, taşıma gemisinin yabancı bayraklı bir gemi olduğunu ve malların Türkiye'den Güney Afrika'ya taşındığını, MÖHUK 24/1, 29/1 ve 47/1 maddelerine göre davanın yetki yönünden reddine karar verilmesinin gerektiğini, mahkeme aksi kanaatteyse esasa yönelik yapılacak inceleme sonucunda da davanın reddinin gerektiğini belirtmiştir.
    İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamanın sonunda, yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklarda öncelikle mahkemenin milletlerarası yetkisinin bulunup bulunmadığının araştırılmasının gerektiği, MÖHUK 47. madde uyarınca tarafların arasında düzenlenen konşimentonun 26. maddesinde uyuşmazlık yönünden Londra'da bulunan İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığı ve bu hükmün davacıyı da bağladığı gerekçesiyle, davalının milletlerarası yetki itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince yapılan yargılamanın sonunda, mahkemenin hüküm ve gerekçesinin dosya kapsamına usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    Davaya konu taşıma işleminde yabancılık unsuru mevcut olmakla taraflar arasında düzenlenen konişmentolardaki yetki şartının MÖHUK ve TTK kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar bakımından taraflar yetki sözleşmesi yapabilirlerse de, MÖHUK 47/1 maddesi uyarınca, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisini ortadan kaldıran sözleşme yapılması mümkün değildir. 6102 sayılı TTK’nın 105/2 maddesi uyarınca, yabancı tacirlerin Türkiye'deki acentelerinin aracılığıyla yapılan sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklar yönünden acente, müvekkiline izafeten onun nam ve hesabına dava açabileceği gibi, müvekkiline izafeten acente aleyhine de dava açılabilir. Kanun'da açıkça, sözleşmelerde, bu hükme aykırı sonuç doğuracak şartların geçersiz olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı düzenlemeye mülga 6762 sayılı TTK'nın 119. maddesinde de rastlanmaktadır.
    Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı şirketin Türkiye'deki acentesi Maersk Denizcilik A.Ş aracılığıyla yapılan taşıma sözleşmesine ilişkin olup, konişmentonun da acente tarafından düzenlendiği dikkate alındığında, dava yerleşim yeri yurt dışında olan davalıya karşı açılmış olsa dahi Türkiye'deki acentenin aracılık ettiği taşıma sözleşmesine istinaden düzenlenen konişmentoya konulan yabancı mahkemeye işaret eden yetki şartı, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisini ortadan kaldırır nitelikte olması nedeniyle geçersiz olduğundan mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bu sebeple davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 03/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi