10. Hukuk Dairesi 2015/19211 E. , 2016/292 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rucüan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma üzerine ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili, tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemenin 01.03.2013 tarihli kararıyla davanın kabulüne, 68.137,65TL peşin değer alacağının onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ... , davalılar ...Sigorta"nın poliçelerindeki limit ile sorumlu olduklarının tespiti ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı kuruma ödenmesine karar verdiği, kararın Dairemizin 25.09.2014 tarihli ilamıyla bozulduğu anlaşılmaktadır.
Dairemizin bozma kararında, davalı...."nin sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş, davalı ... Sigorta Şirketinin ödeme iddiasının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gereğiyle karar bozulmuştur,
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davalı ... şirketinin sigortalı için toplamda 60.000.00 TL ödeme yaptığı, poliçe limitininde 57.000.00 TL olduğu anlaşıldığından davalı....yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, diğer davalılarla ilgili verilen ilk kararın Yargıtay incelemesi sırasında 25.09.2014 tarihli ilamı ile, sadece davalı .... yönünden bozulması nedeniyle ve mevcut temyiz itirazlarının reddine karar verilerek 25.09.2014 tarihinde kesinleştiği gerekçesiyle bozma dışında kaldığından bahisle yalnızca davanın.... Sigorta yönünden reddine karar verilmiş olması yersizdir.
Zira, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 294. maddesinde, yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai kararın hüküm olduğu, hükmün, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilerek tefhim olunacağı, hükmün tefhiminin her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olacağı belirtildikten sonra 297. maddesinde hükmün kapsadığı hususlar sıralanarak, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait
herhangi bir söz yinelenmeksizin, istemlerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, kuşku ve duraksama uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmış olup, anılan düzenlemeler, yargıda netlik ve açıklık ilkesine uygun olarak kamu düzeni ve barışının sağlanmasını amaçlamaktadır.
Ayrıca vurgulanmalıdır ki, ilk derece mahkemesince verilen karar, aleyhine temyiz yoluna başvurulması üzerine yasal denetim görevini yerine getiren Yargıtay tarafından bozulması ile ortadan kalktığından, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın tüm tarafları hakkında yukarıda değinilen yasal düzenlemeler çerçevesinde yerine getirilmeye elverişli yeni hüküm oluşturulması gerekmekte olup, bu anlamda bozulan karara yollamada bulunularak hüküm kurulamayacağı açıktır.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesindeki atıf gözetilerek, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : Hüküm fıkrasının silinerek yerine
“ Davanın kısmen kabulü ile,
1. 68.137,65TL peşin değer alacağının onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ..., Davalı ... Sigortanın poliçedeki limit ile sorumlu olduğunun tespiti ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı kuruma ödenmesine,
2. Davanın ....yönünden REDDİNE,
3. 4.654,48 TL harcın (davalı ....hariç) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4. AAÜT ye göre hesaplanan 7.501,01 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5. Yapılan yargılama giderlerinden 68,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 348,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 416,00 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
6. Dava açılıştan itibaren taraflarca yatırılan gider avansından kasada kalan miktarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı ... vekilinin yüzüne karşı, davalı .....vekilinin yokluğunda, hazır bulunan vekillere tefhimden, davalı .... vekiline tebliğden itibaren 8 gün içinde, Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/06/2015” yazılmasına, ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.