Esas No: 2021/2152
Karar No: 2022/1476
Karar Tarihi: 03.03.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/2152 Esas 2022/1476 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemiyle asıl davada davalı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı, müvekkilinden ithal Sibirya kömürü satın ve teslim alan davalının fatura bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini iddia etmiştir. Davalı ise taraflar arasında uzun zamandır devam eden ticari bir ilişki bulunduğunu, davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağı olmadığını, fazla ödemeleri olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, fatura bedellerinin daha önceki ödemelerle kapatıldığı anlaşılmış olsa da, taraflar arasındaki ticari ilişkinin değerlendirilmesi hatalı olduğu için Dairemizce kaldırılarak hükmün davalı lehine bozulması kararlaştırılmıştır. Kararda yer alan kanun maddeleri ise BK 102. madde ve İİK 206. madde olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 29.11.2018 gün ve 2016/478 - 2018/1056 sayılı kararı onayan Daire'nin 25.11.2020 gün ve 2020/3413 - 2020/5411 sayılı kararı aleyhinde asıl davada davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili müvekkilinden ithal Sibirya kömürü satın ve teslim alan davalının, fatura bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında uzun zamandır devam eden ticari bir ilişki bulunduğunu, davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağı olmadığını, 16.919,77 TL fazla ödemeleri olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı şirket vekili, müvekkili firmanın davalıdan işletmesi için kömür aldığını, ancak borçlarını ifa ederken sehven davalıya fazla ödeme yapıldığını, talebe rağmen fazla ödemenin iade edilmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine de itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmayıp, alacaklı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, asıl davanın kısmen kabulüne, asıl davalının Bakırköy 8. İcra Müdürlüğü'nün 2012/1153 E sayılı takibe konu asıl alacağın 28.079,84 TL'lik kısmına yönelik itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık % 17,75'i geçmeyecek şekilde avans faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen kısmın % 40'ı üzerinden hesaplanan 11.231,93 TL icra inkar tazminatının davalı- birleşen davacıdan alınarak davacı- birleşen davalıya verilmesine, birleşen davanın reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Asıl davada davalı vekili bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından 14 faturaya dayalı olarak 111.764,49 TL alacağın tahsili talebiyle davalı aleyhine takip başlatılmıştır. Davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasında davalı, ödemeler yapıldığını, bu nedenle davacıya borcu bulunmadığını beyan etmiştir. Mahkemece tarafların defterleri üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmış, bu rapor çerçevesinde karar verilmiştir. Hükme esas alınan bu raporda taraflar arasındaki tüm cari ilişki üzerinde değerlendirme yapılarak bakiye borcun hesabı hatalıdır.
Mahkemenin kabulünde olduğu üzere çeklerle yapılan ödemeler bulunmakta olup gerek davacının gerek davalının bu çeklerin hangi fatura borcu için verildiğine ilişkin beyanları bulunmamaktadır. Bu halde BK 102. maddesi uyarınca davalının yaptığı ödemelerin daha önceki tarihli faturalardan kaynaklanan ve muaccel olmuş borçlar için yapıldığının kabulü gerekir. Dava ve takibe konu faturalardan kaynaklanan alacağın davalı tarafından takip tarihinden önce ödendiği anlaşılmaktadır. Davalının açık hesap ilişkisinde borçlu görünmesi bu davada sonuca etkili değildir. Mahkemece asıl davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. Dairemizin 25.11.2020 tarihli 2020/3413 E. 2020/5411 K. Sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün davalı lehine bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 25.11.2020 tarihli 2020/3413 E. 2020/5411 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün davalı lehine BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin, temyiz ilam ve karar düzeltme harcının karar düzeltme isteyen asıl davada davalıya iadesine,
03/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.