11. Hukuk Dairesi 2017/2361 E. , 2019/2135 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04/03/2015 gün ve 2014/659 - 2015/208 sayılı kararı onayan Dairenin 02/03/2017 gün ve 2016/2251- 2017/1228 sayılı kararı aleyhinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Asıl davada davacı vekili, taraflar arasında 2006 yılı nakliyat sigorta hizmet sözleşmesinin 29/06/2006 tarihilinde akdedildiğini, sonrasında sözleşmenin 28/03/2007 tarihine kadar uzatıldığını, müvekkili şirketin sözleşme kapsamındaki tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, taraflar arasındaki sözleşme bedelini aşar nitelikte yapılan 24 adet ve toplam 59.608,15 TL bedelli poliçelerin primlerinin müvekkili şirkete ödenmesi yönünde sulhname imzalandığını, sulhname gereğince müvekkili sigorta şirketine ödenmesi gereken bakiye 8.075,45 TL"nın ödenmediğini, ayrıca sözleşme gereğince davalı Bakanlığa 36.000,00 TL bedelli banka teminat mektubu verildiğini, sözleşme ilişkisinin sona ermiş ve müvekkilinin yükümlülüklerini yerine getirmiş olması sebebiyle teminat mektubunun iadesinin gerektiğini ileri sürerek, sulhname gereğince alacaklı oldukları 8.075,45 TL prim alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, teminat mektubunun iadesine, mümkün olmadığı takdirde iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş; yargılama sırasında teminat mektubunun nakde çevrilmesi nedeniyle bedelinin istirdadını istemiştir.
Davalı birleşen davada davacı vekili, asıl davanın reddini istemiş; birleşen davada sözleşmenin 17.2.7 maddesi gereği 62.416,52 TL tutarındaki iade edilmesi gereken prim borcunun, 16.349,20 TL tutarındaki gecikme cezasının ödenmemesi nedeniyle davalı alacağı 8.075,45 TL"nın düşümü ile 12.595,10 Euro gecikme cezasının zararların doğduğu tarihten itibaren yasal faizleri ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; asıl davada 8.075,45 TL prim alacağının temerrüt tarihi olan 05.09.2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline, teminat senedinin bedelinin iadesi talebinin reddine; birleşen davada prim borcu alacağına ilişkin davanın kabulüne, 62.416,52 TL"nın temerrüt tarihi olan 28.11.2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, gecikme cezası alacağı talebinin reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Davalı-birleşen davada davacı ... vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı-birleşen davada davacı ... vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiç birisini ihtiva etmeyen birleşen davaya yönelik karar düzeltme istemlerinin reddi gerekmiştir.
2- Asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... vekilinin asıl davaya yönelik karar düzeltme istemine gelince; HUMK 5219 sayılı Kanun ile değişik 427/2. maddesi uyarınca 01.01.2017 tarihinden sonra karar düzeltme sınırı 13.900 TL"ye yükseltilmiştir. 02.03.2017 tarihinde temyiz incelemesi yapılan asıl davada mahkemece asıl davanın 8.075,45 TL prim alacağı yönünden kabulüne, teminat senedinin bedelinin iadesi talebinin reddine dair tesis edilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır. Karar düzeltme istemine konu miktar, 8.075,45 TL olup asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... vekilinin asıl davaya yönelik karar düzeltme dilekçesinin miktar yönünden reddi gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-birleşen davada davacı ... vekilinin birleşen davaya yönelik karar düzeltme isteminin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... vekilinin asıl davaya yönelik karar düzeltme dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE, asıl davada davalı - birleşen davada davacıdan harç ve ceza alınmasına yer olmadığına, 14/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.