BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1091 Esas 2019/830 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2018/1091
Karar No: 2019/830
Karar Tarihi: 31.10.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1091 Esas 2019/830 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2018/1091
KARAR NO: 2019/830

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 01/04/2015
KARAR TARİHİ: 31/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
(I) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
(1)Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;müvekkilinin ... adresinde faaliyet gösteren ... işletme unvanlı tesisatları için akdedilen "Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi’ ile davalı şirketin ... nolu tesisat numarasıyla abonesi olduğunu, sözleşme kapsamında, davalının davacıdan, elektrik satış bedeli haricinde, ayrıca ‘Kayıp Kaçak Bedeli, Dağıtım Bedeli, İletim Bedeli, Sayaç Okuma Bedeli ile ayrıca bu bedelinde dahil edildiği toplam eneıji bedeli Özerinden %2 TRT payı adı altında bir takım bedeller tahsil ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre davalının Kayıp Kaçak Bedeli ve diğerlerini tahsil etme hakkının bulunmadığını, davalının davacıdan, 2014/02 ile 2015/08 tüketim dönemlerine ait meblağların Kayıp Kaçak Bedeli ve diğerlerini haksız olarak tahsil ettiğini savunarak fazlaya ilişin haklarını saklı tutmakla şimdilik 1.000 TL kayıp kaçak bedelinin yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
(2)Davalı ...A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşme kapsamında hüküm altına alınmayan kayıp Kaçak Bedeli, Dağıtım Bedeli, İletim Bedeli,
Sayaç Okuma Bedeli gibi mevzuat hükümleri gereği olarak tahsil ettiğini, bu nedenle tahsil edilen bedellerin haklı olarak yani ilgili mevzuat hükümlerinin kendisine verdiği hakka dayanarak tahsil ettiğini savunarak haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.

(II) ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
(1)Taraflara usulüne uygun olarak tebligat yapılmış olup, Mahkememizce verilen 10/05/2016 tarih 2015/376 E.- 2016/296 K. Sayılı davanın kabulüne dair kararı davalı vekilinin temyiz etmesi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 11/09/2018 tarih ve 2016/19637 E. - 2018/8294 K. Sayılı ilamı ile bozularak mahkememize iade edilmiştir.
Bozma ilamına uyulmuş ve yargılamaya bu minvalde devam edilmiştir.
(2)Talep edilen kayıp kaçak bedelinin iadesi hususunun yerinde olup olmadığı, tahakkuk ettirilen bedellerin mevzuata uygunluğunun denetimi, bu kapsamda itirazın iptaline konu alacak varsa hesaplanması, dayanak mevzuatın irdelenmesi yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi ...tarafından ibraz olunan 28/06/2019 tarihli raporda özetle; önceki bilirkişi raporunda tablosu yapılmış olan iddia edilen alacakların 124.834,36 TL olarak hesaplanmasında hem fikir olduğunu, yeniden aynı tablonun yapılmasına ihtiyaç olmadığını, özellikle kayıp - kaçakla birlikte diğer maliyet kalemlerinin geri sunabilmesinin tamamiyle bir hukuki karar olacağı bu konuda hukuku değerlendirme yapılmasının Mahkemeninin takdirinde olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.

(III) DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Davanın; davacının davalı şirkete abone olduğu dönemde elektrik faturalarına yansıtılan dağıtım bedeli, sayaç okuma bedeli, perakende satış hizmet bedeli, iletim bedeli, dağıtım sistemi kullanım bedeli ve sair bedeller adı altında haksız alındığı iddiası ve bunların tahsiline yönelik Alacak davası olduğu tespit edilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 11/09/2018 tarih ve 2016/19637 E. - 2018/8294 K. Sayılı ilamı ile gerekçesi dahilinde; "...karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6719 Sayılı Kanun hükümlerinin somut olaya etkisinin değerlendirilmesi" gerektiği ifade edilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, taraflar arasında imzalanan elektrik enerjisi satış sözleşmesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça taraflar arasında akdedilen elektrik enerjisi satış sözleşmesi uyarınca davalı şirketten sağlanan elektrik bedellerine ve faturalarına davalı tarafından dava dilekçesinde ifade edilen değerlerin yersiz olarak yansıtıldığı belirtilerek söz konusu fazla tahsil edilen bedellerinin iadesi amacı ile dava açılmış ise de 6719 sayılı yasanın 21 ve 26. Maddeleri ile değişik 6446 sayılı yasanın 17 ve geçici 20. Maddelerinde yapılan düzenlemeye göre, 17. Maddeye 10. Fıkra olarak eklenen fıkra uyarınca, "kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisinin bu bedellerin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlı olacağının" belirtildiği ve geçici 20. maddede ise "kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi dava ve başvurular hakkında 17. Madde hükümlerinin uygulanacağının" ifade edildiği görülmüştür.
Mevcut kanun kapsamında yapılan yasal değişiklik sebebiyle davacı tarafça açılan davada mahkeme yetkisinin ancak faturaların EPDK kararlarına aykırı olup olmadığının incelenmesi noktasında olabileceği, bilirkişi incelemesi kapsamında tahakkuk ettirilen bedellerin yasal mevzuata uygun olduğunun ifade edildiği, bu itibarla yapılan yasal düzenleme sebebiyle davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar vermek gerekmiş yine yasal düzenlemeden önceki uygulamada Yargıtay içtihatları da dikkate alındığında aboneler tarafından kaçak elektrik bedellerinin rücuen tahsili için açılan davalarda kabul kararları verildiği, bu bağlamda davacının başlangıçta dava açmakta haklı olduğu ancak yasal düzenleme sebebiyle bu hakkını alamadığı dikkate alınarak davacı leyhine vekalet ücreti takdiriyle ayrıca yapılan yargılama giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine yönelik neticeden aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.

(IV) HÜKÜM SONUCU :
(1)Yasal mevzuattaki değişiklik nedeniyle dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL + 2.114,79 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.142,49 TL harçtan mahsubu ile fazlaya yatırılan 2.098,09 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
(3)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(4) Tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydıyla davacı tarafından yapılan; bozma öncesi 27,70 TL peşin harç, 27,70 TL başvuru harcı, 4,10 TL vekalet harcı, 500,00 TL bilirkişi ücreti, 115,00 TL posta, müzekkere, tebligat masrafından oluşan toplam 1.189,80 TL ile bozma sonrası 750,00 TL bilirkişi ücreti, 60,00 TL posta, müzekkere, tebligat masrafından oluşan 810,00 TL olmak üzere toplam 1.999,80 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
(5)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun'un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip ...
¸e-imzalıdır

Hakim ...
¸e-imzalıdır

5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır."


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.