Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/20030 Esas 2016/262 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi



Dava, aidiyet istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Bu tür aidiyet ve tespit davalarında gerçeğin tam olarak saptanması için, işin kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği ortadır. Vazgeçilemez ve devredilemez nitelikteki temel haklardan olan sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine yönelik tespit ve aidiyet davalarının kamu düzenine ilişkin davalardan olduğu gözetilerek, davacının iddiasının gerçekliğinin resen araştırma ile saptanması gereklidir.
1)Davacı annesinin...15.05.1921 olan doğum tarihi ve yerinin Kurum kayıtlarında sehven ...1911 yazıldığı iddiasıyla düzeltilmesi istemli açmış olduğu davada dosyamız içindeki nüfus kaydına göre davacının soy isminin ‘Eski’ olmasına rağmen mahkemece karar başlığında ‘Şeki’ olarak geçmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2)Mahkemece, davacının talebi aynen hüküm altına alınmış olsa da verilen karar eksik inceleme ve hatalı değerlendirme nedeniyle isabetsizdir. Mahkemece yapılacak iş, dosya içerisinde bulunan... İlçe Nüfus Müdürlüğünün 11.12.2014 tarihli cevabında ...’den olma 1327 (1911) ... doğumlu ... isimli herhangi bir kişinin kaydına rastlanmadığı bildirilmesine karşın; 03.08.1966 tarihli Sosyal Sigortalar Kurumu Nüfus Kayıt örneğinde ... 1.1.1327 doğumlu ... adına düzenlenmiş bir belge olması nedeniyle ortaya çıkan çelişkiyi gidermek amacıyla 03.08.1966 tarihli belge eklenerek çelişki Nüfus Müdürlüğünden sorularak giderildikten sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.