14. Hukuk Dairesi 2015/1212 E. , 2015/4732 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-davalılar ... vekili tarafından, davalı-davacı ... aleyhine 02.07.2012 gününde verilen dilekçe ile şerhin terkini; birleştirilen davada davacı ..., davalılar ... v.d. aleyhine alacağın tahsilinin istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.04.2015 günü için yapılan tebligat üzerine taraflar gelmedi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Davacı ..., davalı yüklenici .... ile ... Noterliğinde 31.03.2011 günü düzenledikleri arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan bağımsız bölümleri yüklenicinin ... Noterliğinin temlik sözleşmeleri ile davalılar ...’a temlik edilerek satış vaadi sözleşmelerinin tapuya şerh edildiğini, davalı yüklenici .... ile düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin adı geçen yüklenicinin istemiyle aynı noterlikte 03.11.2011 tarihinde feshedilerek yüklenicinin yönlendirmesiyle aynı gün aynı noterde davalı yüklenici ... ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıklarını, bu sözleşmenin de noterde feshedildiğini, temel aşamasındaki inşaatın belediyece yıkım kararı alındığını ileri sürerek, tapu kaydındaki taşınmaz satış vaadi şerhlerinin terkinini istemiştir.
Birleştirilen davada davacı ..., davalı arsa maliki ... ve davalı yüklenici .... ile ... Noterliği’nde 03.05.2011 günlü satış vaadi sözleşmesi gereği 20 parsel sayılı taşınmazdaki 6 adet bağımsız bölümün satışının vaat edildiğini, satış vaadi sözleşmesi uyarınca taşınmazların tescil edilemediğinde rayiç değerin ödeneceğinin belirtildiğini, davalılar arasındaki
arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğinden taşınmazların tescilinin olanaklı bulunmadığını ileri sürerek, 400.000 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyen faiziyle birlikte alınmasını istemiştir.
Mahkemece, asıl davada şerhlerin terkinine, birleştirilen davada 200.000 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyen faiziyle birlikte davalı ...’den alınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı-davacı ... vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Asıl dava şerh terkini; birleştirilen dava tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, akidi olan yükleniciden Türk Borçlar Kanununun 112. maddesine dayanarak ademi ifa sebebiyle tazminat isteyebilir. Buradaki borcun nedeni, borçlunun (yüklenicinin) taahhüdünü ihlal etmesidir. Borçlunun taahhüdü, genellikle bir akte dayandığından buna “akdi tazminat”, borçlunun sorumluluğuna da “akdi sorumluluk” denilmektedir. Türk Borçlar Kanununun 112. maddesi gereğince ödenmesi gereken tazminat ise alacaklının müspet zararıdır. Müspet zarardan da borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne vaziyette bulunacak idi ise bu vaziyetle mamelekin hali hazır vaziyeti arasındaki fark anlaşılmalıdır.
Bu nedenle mahkemece, bilirkişilerden ek rapor alınarak davacının isteyebileceği müspet zararı hesaplattırılmalı, bulunacak bu tutarın davadaki talebi aşmamak koşuluyla davalı yükleniciden tahsiline karar verilmelidir.
Değinilen bu hususun gözardı edilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı-davacı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2.) bentte açıklanan nedenle davalı-davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalılar ... ve ...’den alınarak davalı-davacı ...’ya verilmesine, kararın 15 günlük yasal süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.