Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... III Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 12/02/1988 tarih ve 232 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli taşınmazda yapılan incelemeler sonunda Kurul uzmanları tarafından tanzim edilen 21/05/2010 tarihli raporda; 12/07/1985 tarihli fotoğrafları ve rölövesi ile karşılaştırıldığında, giriş katın konut olan kısmının ticari amaçlı olarak bodrum katı ile birleştirildiğinin ve duvarın bir kısmının yıkılarak genişletildiğinin, pencere doğramalarının orjinal halinden farklı olduğunun tespit edildiği, sanık ..."ın aşamalardaki savunmasında, 7-8 yıldır ...A.Ş. yetkilisi olduğunu, dava konusu parseldeki bodrum kat ve zemin katın şirketleri adına kayıtlı bulunduğunu, taşınmazın 1993 ya da 1994 yılında babası olan diğer sanık ... tarafından satın alındığını, satın alındığında zemin kat ve bodrum katın birleştirilmiş vaziyette olduğunu, 1-2 tadilat yapılmakla birlikte esaslı tadilat yapılmadığını beyan ettiği anlaşılmakla,
1) Mahkemece, mahallinde inşaat mühendisi ve sanat tarihçi bilirkişiler marifetiyle keşif icra edilerek, 21/05/2010 tarihli raporda tespit edilen müdahalelerin öncelikle hangi tarihte yapıldıkları ve sanık ..."nın müdahalelerin yapım tarihinde şirket yetkilisi olup olmadığı her türlü şüpheden uzak şekilde belirlenip, müdahalelerin tescilli kültür varlığının bütünü ve dolayısıyla orjinal dokusu ile uyumlu olup olmadıkları, yapıda geri dönüşümü mümkün olmayacak derecede zarar meydana getirip getirmediklerinin belirlenmesi, taşınmazın bu nitelikte bir zarar gördüğünün anlaşılması durumunda, başka herhangi bir husus araştırılmaksızın sanıkların, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1-1. cümlesi uyarınca cezalandırılmaları, dava konusu uygulamalar sebebiyle tescilli kültür varlığına geri dönüşümü mümkün olmayacak derecede zarar verilmemekle birlikte, müdahalelerin esaslı olduğunun belirlenmesi halinde, bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 2863 sayılı Kanunun 65/4. maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceğinden, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde suç tarihi itibariyle Büyükşehir Belediye Başkanlığı, İl Özel İdaresi veya İlçe Belediye Başkanlığı bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı ve eğer kurulmuş ise suça konu taşınmazın bulunduğu yerin, koruma uygulama ve denetim bürosunun yetki alanı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılarak, sonucuna göre 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi veya aynı Kanunun 65/1-2. cümlesi uyarınca sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
2) Sanık ... hakkında kurulan hükümde sanığın derhal beraatini gerektirir bir hal bulunmadığı halde, yargılama aşamasında savunması alınmadan beraat hükmü kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 193. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.